7 Ekim sabahı Aksa Tufanı harekâtı başlamıştı. Haberleri yoktu. Nereden bilsin ki sivil halk. Günlük yaşam mücadelesi veriyorlardı. Ancak Hamas Gazze’nin tek koruma kalkanı idi. Bir çıkış yaptı. Ablukayı kırmak için. Çok suçladılar. Hamas bunu yapmasaydı bu olmayacaktı diye. 2018’de böyle bir şey yoktu ama şehit edilen Filistinli otuz bir bindi. Öyle de ölen Filistinli Müslüman. Böyle de ölen Filistinli Müslüman.
İsrail’in ve destekçilerinin bu katliamı gösterdi ki, Haçlı Zihniyeti hala diri ve fırsat buldu mu Hilal ile kavgaya daima hazır. Maalesef dünyevileşen biz Müslümanların pek azı işin farkındadır. Fransa’da bir meczubun katlettiği insanlar için tüm liderler orada toplandı. Toplansın, teröre karşı sivilleri her yerde savunalım. Ama bunun için sarı saçlı ve mavi gözlü olması gerekmez.
“İnsansı hayvanlarla savaşıyoruz” diye nitelendiriyor bu soykırımı İsrail Genel Kurmay Başkanı. Ya öyle mi? Kim “insansı hayvanmış” gördük bir ay içinde. Savaşmış, ne savaşı yahu? Savaş, karşında bulunan orduya karşı yapılır. Hastane bombalanarak, ibadethaneler, evler bombalanarak savaşılmaz.
Siviller öldürülerek savaşılmaz. Yüreğiniz varsa çıkın İzzettin Kassam Tugaylarının karşısına savaşın. Sonra onların elinde sizin gibi ağır silahlar da yok. Uzaktan bomba at, suyu elektriği kes. Bir avuç toprağa otuz ton bomba salla sonra da savaşıyoruz de. Tuh sizin kalıbınıza korkaklar.
Yargılanacaksınız soykırımcı korkaklar. Bakın Gazzeli Müslümanlar bombalar altında, aç, susuz savaş veriyorlar. Onurluca direniyorlar. Bırakmayacağız ve ölürsek burada öleceğiz diyorlar. Ya siz ne yapıyorsunuz? Başınıza yıkılası demir kubbeniz olmasına rağmen karşı taraftan gelen bir füze sesi duyunca girecek delik arıyorsunuz değil mi? İşte siz busunuz. Bu davranış korkaklığınızın eseridir.
Siyonist Yahudiler, kendi kitabını bile bozan güruh, zulüm ile abat olunmaz. Esaret yaşadınız, sürüldünüz, erkek çocuklarınızı yok ettiler sizin bu taşkınlıklarınız yüzünden. Bilin ki, yine aynı haller başınıza gelebilir. Gelecek neslinizi korumak için bari kendinize gelin. Aklı başında ve Siyonizm’e teslim olmayan Yahudiler bu Benjamin Netenyahu katiline; "Durun!" deyin. Bunlar Filistinlilerin değil kendi kökünüzü kazıyor. Bu zalime dünya halklarını gösterdiği tepkiyi görün ve duyun. Bu zihniyet, Davud’un soyundan Mesih’in geleceğine ve Büyük İsrail Krallığını kuracağına, vad edilmiş toprakları kendilerine vereceğine inanan sapık bir zihniyettir. Bu nedenle söz dinlemiyorlar ve Mesih’i çağırmak için kan döküyorlar. Bunların sapık inancı budur. Bunlar için kendilerinden olmayanları hayvan olarak bile görmezler. Hatta kendilerinden olmayanları öldürerek büyük sevap işlediklerine inanırlar. Allah bunlara fırsat vermesin. Amin.
&
Bu zulüm arasında bir Gazzeli anne çocuğunu kundaklara sarıp uyutmuştu. Mışıl mışıl uyuyuşunu seyrediyordu. İmkânları kısıtlıydı ama mutluydular. Abluka altında da yaşamaya tutunmayı öğrenmişlerdi. Dünyanın sessizliğine karşı içleniyorlardı ama yine de hayatın bir ucundan tutunmaya çalışıyorlardı. Bu sırada Hamas’ın harekâtını işitti. Çok geçmeden büyük bir patlama sesi aklını başından aldı. Az sonra evleri başlarına çöktü. Yavrusu bir yana kendisi bir yana savruldu. Neyse ki ayağa kalkıp koştu bebeğinin yanına. Minik bedeninden kanlar akıyordu. Anne yüreği dayanamadı feryat etmeye başladı. “Kalk kuzum emzirme vakti geldi!” yer gök işitti bu sesi ama taş yüreklerin kılı bile kıprdamadı!