DOLAR 0,0000
EURO 0,0000
STERLIN 0,0000
ALTIN 000,00
BİST 00.000
Advert
Yusuf Sarıkaya
Yusuf Sarıkaya
Giriş Tarihi : 28-05-2024 19:02

Sabah Namazında Üç Saftık!

Ne kadar tarihi gerçekliği var bilemem ama Selahaddin Eyyubi Kudüs’ü fethetme hazırlıklarını tamamladıktan sonra komutanlar artık niçin beklediklerini bir türlü anlayamazlar ve sorarlar;
“Neden hala harekete geçmiyoruz Emir’im? Hazırlıklarımız tamam neden hala duruyoruz?”

Rivayet odur ki, Selahaddin Eyyubî o günlerde değişik camilerde sabah namazına katılır. Bakar ki, cemaat beklenenden azdır. Ulemayı toplar ve namaz konusunu özellikle şahitli namaz olarak ifade edilen sabah namazını Müslümanlara tekrar tekrar anlatmalarını ister. Din bilginleri de bunun üzerinde durur. Belli bir zaman sonra istenilen şuura gelen halk ile birlikte artık fetih günü geldiğine karar verir ve Kudüs fethedilir. Yani Kudüs, namazı bile bölük pörçük olanlarla alınsa bile pek anlamlı olmayacağını düşünür.

“Sabah Namazında Üç Saftık” derken üç tane saf Müslümandık anlamında kullandım. Yoksa her biri otuz kişiden oluşan üç saf, yani doksan yüz kişi değildik. Bunu burada tashih edeyim. Batının ironi dediği bizim hiciv diyebileceğimiz bir üslupla konuyu ele almak istedim daha dikkat çeksin için.

Namaz meselesinde bile üzerine düğeni yapamayan biz Müslümanların hali nice olacak! O üç saf Müslümanın da bir ayağı çukurda olanlardan ibaret. Şöyle çakı gibi ayakta duran kimse de yok aramızda. Kendimden örnek verecek olursam kendim de iki rekatın her birinde ayrı alemlerde, selam verirken namazda olduğumu hatırlıyorum çoğu zaman.

Çorum İmam-Hatip Lisesi’nde okurken Nihat Sami Banarlı’nın Türk Edebiyatı İsimli eserini okuduk. Edebiyat Hocamız Abdulkadir Ozulu ve İlhan Çalıkuşu’ndan Bağdatlı Ruhi Divanı’ndan seçme şiir ve gazeller, Fuzuli’den Su Kasidesi, Ziya Paşa’dan Terkib-i Bent, Terci-i Bend gibi edebiyatımızın zirvelerinden şiirler okurduk. Bağdatlı Ruhi’nin acı ama gerçek olan şu şiiri halen zihnimde canlanıyor:
“Vardum seher-i taat içün mescide nagâh
Gördüm oturur halka olup bir nice gümrah.”
“ Sabah namazını kılmak için mescide vardım, gördüm ki, namazın şurunda olmayan kimseler mescitte halka olmuş” diye anlam verebiliriz.
Bu cümlelerimden bînamaz (Namaz kılmayanlar) olanlar pay çıkarmasın. Zira; “namazın terkine herhangi bir mazeret yoktur.” der alimlerimiz. Ayet ve hadislerden çıkardıkları çıkarımlarla.

“Namaz, adamı yolda koymaz” der büyüklerimiz. “Namaz Din ’in direğidir.” Buyurur âlemlere rahmet olarak gönderilen Peygamberimiz. Namazla ayağı sürçerek düşen toplum yine bu kulluk göstergesinin zirvesi olan namaza şuurlu başlangıçla ayağa kalkacaktır. Zira namaz iç ve dış temizliği sağlayacak bir kulluk eylemidir. Namazda gaflet gösterenlerle namazı terk edenler bu ortak paydada buluşmak zorundadır.

İslam Tarihi’ne kısa bir göz atarak şimdilik yazımı burada nihayete erdireyim: Müşriklerin Müslümanlara üç yıl tabi ihtiyaçlarına bile engel uyguladıkları (Tıpkı Katil, Siyonist İsrail’in Gazzelilere yaptığı gibi) boykottan hemen sonra namazın farz kılınması şükür, sabır ve tevekkülün şekle ve ruha bürünmüş halidir. Zorlukların, can pazarının yaşandığı Mekke döneminde farz kılınmıştır. Aynı zamanda ilk Farz kılınan bir ibadettir. Nefse en ağır gelen bir ibadettir. Nefis ise hep kolay ve ucuz olana çağırır. Özetle, haydi şuurlu namaza ve felaha diyelim.

NELER SÖYLENDİ?
@
Yusuf Sarıkaya

Yusuf Sarıkaya

DİĞER YAZILARI Oyuna Gelmeyelim Değerlerimize Saldırı Hz. Muhammet (sav) ve Şahsiyet İnşası Narin'ce Düşünceler Ah Filistin ah! Şairimden Mektubum Var Ayrıntılara Takılıp Öz'e Ulaşamamak Ömrümüz Hep Böyle mi Geçecek Yarım Asırlık Dostluk Vicdan mı Cüzdan mı? Sokak Hayvanları Veya Hayvanları İstismar Takiyye ve Merdivenaltı Üretim Üç Günlük Seyahatin Ardından Vefa Bir Semt Adı Mıdır? Yok Edici Tehlike Siyonist Zulmün Çığlıkları Fetih ve İşgal Bireyselleşme Adı Altında Tükenişe Giden Yol Güç Zehirlenmesi ve Siyonizm Afrika Menekşesi Din ve Dil Konusu Bayramların Hayatımızdaki Yeri Kadir Gecesi / Kader Gecesi Len Nerka: Asla Diz Çökmeyeceğiz Gazze: İnsanlığın İmtihanı Ramazan'ı Anlama ve Anlamlı Kılma Bursa Hanlar Bölgesi Filistin'de Soykırım ve Batı'nın Değerleri! İffetli Olmak ve İftiraya Uğramak Sivri Tepe ve Pamuk Miraç Mucizesinin Hediyesi Namaza Dair Hikmetler Bursa'da Zaman Bursa'da Küçük Bir Gezinti Mahmut Kanık ve Yaşar Kaplan Hayra Alamet Değil /2 Hayra Alamet Değil /1 İsrail Mitler ve Terör Gazze Direnişi Yüzümüz mü Var?! Seyahat Ya Resulallah! ABD ve Dünya Jandarmalığı veya Katil Devlet Sezai Karakoç ve Çağdaş Sufi Yahudilerin Kahrolası Azgınlıkları Gazzeli Annenin Feryadı Siyonist Hahamlardan Fetva Alma Hırsızlığı Demir Kubben Başına Çöksün Siyonist İsrail Kalbi Mühürlü Olanlar Niçin İsrail Devleti de Yahudi Devleti Değil? Çocuk ve Ölüm Gözyaşı Aşkla Yapılacak Görevler A.Ş.K Vakfı Bursa'da Çocuk Olmak Ey Resul! Bu Çağın Adı Ne Olsun? Güzel Ahlak ve Nefs Atışması 1988 Yılı Nobel Edebiyat Ödülü İnsanın Dört Mevsimi Gençlik ve Bazı Sorunları Muallim Naci Nefs ve Akıl Atışması Merhamet Elçisine Arzımdır  Ali Ulvi Kurucu Emin Acar İle Kısa Bir Görüşme Nefs ve Vicdan Atışması Hayat ve Memat Anadolu'da Geleneksel Düğünlerimiz Hicret Bir Dirilişin Adıdır İradeyi İpoteğe Vermek Allah'a Sevimsiz Gelen Helal Şehzade Ahmet Efendi İle Kısa Bir Görüşme Çocuklarımızın İyiliği İçin Onlarla Kötü Olmayalım Kurban Olsun Diye... Eğitim Hayatımdan İbretlik Bir Anı Dilin Gücü ve Afetleri Terk Edilmişliğin Acı Sonu Helena'nın Havva Oluşu Dostlarım Olan Kitaplarımla Hikâyelerim /3 Dostlarım Olan Kitaplarımla Hikâyelerim /2 Tedbirden Sonra Tevekkül Bilinmeyen Üniversite - Salih Dane Hoca Efendi ve İstinye/ Mahmutçavuş Camii Dostlarım Olan Kitaplarımla Hikâyelerim /1 Dilber Ana ve Elmas Kadın Özdeyişler Yazmak Sorumluluk İster
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
Advert
Yol Durumu
ARŞİV ARAMA