DOLAR 0,0000
EURO 0,0000
STERLIN 0,0000
ALTIN 000,00
BİST 00.000
Advert
Mehmet Şahan
Mehmet Şahan
Giriş Tarihi : 04-04-2024 21:06

Nasıl Okumalıyız? / Bedenen Okumak

İnsanı, sonsuz mutluluğa taşıyacak olan Rahmâni okuma şekli: 

Aklen okumak: kıraat.

Kalben okumak : tertil 

Bedenen okumak: tilavet

BEDENEN OKUMAK

Tilavet: Yaparak, yaşayarak isnat ederek okumak.

Tilavetin sözlük anlamı; tabi olmak, peş peşe yapmak, geciktirmek, okumak ve manasını düşünmek anlamlarına gelir. İttifak edilen görüşe göre, Kur'ân'ı Kerim’i usulüne uygun olarak okumak demektir.

“Tilavet”; kıraattan daha özeldir, her tilavet kıraattır, ancak her kıraat tilavet değildir. Çünkü tilavette, tekrar tekrar ve güzel güzel okuma, okunanı anlama ve hükümlerine uyma, insanlara bildirme ve duyurma anlamı vardır.

Kur'ân'ı Kerim’de “telâ” fiili 61 defa geçmiş ve takip etmek, okumak, ilim ve amel ile tâbi olmak, indirmek ve uydurmak anlamlarında kullanılmıştır. Bu kelime daha çok ayetleri, Kur'ân'ı Kerim’i okuma anlamındadır.

Allah’u Teâlâ, Ankebût Suresi’nin 45.nci ayetinde: “Kitaptan sana vahyolunanı oku.” diye buyurmaktadır. Bu ayette geçen kitaptan maksat Kur'ân-ı Kerim’dir. "Vahyolunan" ise ayetler, Allah'ın emir ve yasakları, hüküm ve tavsiyeleridir.

"Kitaptan sana vahyolunanı oku" emri, dört görevi içerir:

(a) Kur'ân okumayı öğrenmek ve okumak: 

"Oku" emrini yerine getirebilmek için, her şeyden önce Kur'ân okumayı öğrenmek gerekir. Dolayısıyla her Müslüman'ın Allah’u Teâlâ'nın kitabı olan Kur'ân'ı Kerim’i aslından yani Arapça olarak düzgün, doğru, güzel ve anlamını bozmayacak bir şekilde okumayı öğrenmesi gerekir.

(b) Kur'ân'ın içeriğini öğrenmek ve anlamak:

Kur'ân'ı okumanın asıl amacı, Allah'ın kelamını anlamak, içeriğini; emir ve yasaklarını, helal ve haramlarını, hüküm ve tavsiyelerini öğrenmektir.

Aşağıdaki ayetler bunun delilidir:

"Biz, düşünüp anlayabilsinler diye (gerçekleri) bu Kur’ân’da değişik biçimlerde açıkladık." (İsra Suresi, 41.inci ayet)

"Biz Kur'ân'ı, akıl erdiresiniz diye Arapça bir Kur’ân olarak indirdik." (Yusuf Suresi, 2.nci ayet)

(c) Kur’ân'ı Kerim’in hükümlerine, emir ve yasaklarına uymak:

"Ütlü" fiilinin "uy, tabi ol" anlamı bu manaya işaret etmektedir. Kur'ân'ı Kerim’i okumak, öğrenmek ve anlamaktan maksat; hükümlerini uygulamak, emir ve yasaklarına uymak, öğüt almaktır. "Andolsun biz, Kur’ân'ı düşünüp öğüt almak için kolaylaştırdık. Var mı düşünüp öğüt alan?" (Kamer Suresi, 17.inci ayet) anlamındaki ayetler bunun delilidir.

(ç) Kur’ân ve hükümlerini diğer insanlara öğretmek:

"Ütlü" fiilinde "bildir, haber ver" anlamı da vardır. Şu ayetlerdeki “ütlü” fiili bu anlamdadır: "(Ey Peygamberim!) De ki, “Gelin, Rabbinizin size haram kıldığı şeyleri okuyup bildireyim." (En'âm Suresi, 151.inci ayet)

"(Ey Peygamberim!) Onlara, Âdem’in iki oğlunun haberini gerçek olarak oku, haber ver." (Mâide Suresi, 27.nci ayet)

Tefsir ilmi, Kur’ân ilimleri arasında mümtaz bir yere sahiptir. Çünkü konusu, Yüce Allah’ın kelâmı; gayesi ise, bu kelâm ile kastedilen mananın, insanın gücü nispetinde açığa çıkarılmasıdır.

İslâm dini temelde iki ana kaynağa dayanır:

Birincisi Yüce Allah’ın vahiy yoluyla Resûlullah (s.a.s.)’e gönderdiği Kur’ân Kerim, ikincisi ise bu Kur’ân’ı Kerim’i yaşayarak hayatına istikamet veren Resûlullah (s.a.s.)’in söz, fiil ve takrirlerinden meydana gelen sünnetidir.

Aslında tüm bu anlatılanları bir potada eriterek “Tilavetin” anlamını düşünecek olursak; bütün kitaplar, bir tek kitabı yani Kur'ân'ı Kerim’i anlamak, öğrenmek ve onu yaşayabilmek için okunur. İşte o zaman gerçek anlamda “Tilavet” eylemini gerçekleştirmiş oluruz.

NELER SÖYLENDİ?
@
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
Advert
Yol Durumu
ARŞİV ARAMA