DOLAR 0,0000
EURO 0,0000
STERLIN 0,0000
ALTIN 000,00
BİST 00.000
Advert
Turan Demirci
Turan Demirci
Giriş Tarihi : 16-01-2022 17:57

Başkasının yerine düşünme

Eleman yeni evlenmiş eşiyle beraber başka bir şehirdeki tanıdıklarını ziyarete gidiyorlar. Şehirler arası otobüsten inip gidecekleri mahalleye varmak için bu sefer belediye otobüsüne biniyorlar. Şoför araba sürmeyi biraz ağırdan alınca bizim eleman biraz da eşine kendini göstermek hevesiyle yüksek sesle bağırıyor. 

-Biraz hızlı gitsene kardeşim bu nedir kağnı arabası gibi.
Şoför ondan agresif çıkıyor.
-Ne bağırıyorsun kardeşim?
-Sende adam gibi kullan
-Senden mi öğreneceğiz adamlığı?
Münakaşa uzayınca şoför arabayı sağa çekip otomatik kapıyı açıyor ve aşağı iniyor. 
-Ben gitmiyorum diyor, alın arabayı siz kullanın. 
Eleman diyor ki “yahu ben eşimin yanında bir hatadır yaptım ama toparlayamıyorum. Arabayı ben sürmeye kalksam güzergahı bilmiyorum, millet mağdur oldu bu sefer ben de aşağı inip adama yalvarmaya başladım, abi ben ettim sen etme lütfen bin arabaya gidelim”  

İnsan davranışlarındaki en büyük problemlerden birisi karşınızdaki birinin sizden beklentisi olmadan sizin onun beklentisi varmış gibi davranmanızdır. Bahsi geçen olayda da belki elemanın eşinin kendisinden bir atraksiyon beklentisi yoktu, belki o anda başka ve bilinmeyen bir yerde olmanın heyecanıyla camdan dışarıyı izliyordu veya ailesinden uzakta olmanın verdiği hasret duygusunun içinde yok olmuştu belki sevdiği birisi ile yolculuk etmenin hazzını yaşıyordu ama eşinin“şoföre babalanayım da hanımın da gözünde itibarım biraz daha pekişsin” düşüncesi gelip bütün duygu dünyasını alt üst etti.
(Ve belki benim şu an yaptığım öngörünün de kadıncağızın kafasından geçenlerle uzaktan yakından alakası yoktur)

İnsanların aynı anda aynı şeyleri düşünmesi çok enderdir. Bana göre insanın bireyselliğinin altında yatan en önemli unsur da budur. Dünyada ki her birey dünyanın kendine sunmuş olduğu bilgi, görgü veya öngörüden yola çıksa da başından sonuna kadar aynı şeyleri düşünmez. Düşündükleri şeylerin ortak yönleri olabilir, örneğin
-Hadi bir çay içelim
-Aaa bende tam onu diyecektim. 
Böyle bir diyalog herkese tanıdık gelebilir ama 
-Eşim şu otobüs şoförüne bir dalsa 
-Aaa bende tam onu yapacaktım… 

Tanıdığım insanlar niyet okuyuculuğunda biraz ileri gittikleri zaman hep şu uyarıyı yapma ihtiyacı duyarım “başkalarının yerine düşünme” 
Bunun nedeni de yukarıda bahsettiğim şey, siz onun için öngörüler oluşturmaya çalışırken o tencerede kaynayan patatesi düşünüyor olabilir. Olması gereken de zaten tam olarak budur. İnsan düşüncesinin çeşitliliği hayatın en renkli yanıdır. Diyalog dediğimiz şey de işte bu farklı renklerin birleşip yeni renklere dönüşmesini sağlar. 

Uzun tanışıklıklarda bu tür olaylar pek sık olmaz ama yeni başlayan ilişkilerde, arkadaşlıklarda, yeni girilen ortamlarda bu davranışların sergilenmesi ihtimali yüksektir. Bunun nedeni de şahsın kendini kanıtlama varlığını ıspatlama çabasıdır ki bu tür olayların neticeleri de genelde olayı başlatan tarafın mahcubiyetiyle biter. 

Sizinde başınıza gelmiştir arkadaşlarla bir yere gidersiniz, sipariş verilecektir içinizden birisi yüksek sesle garsona seslenir ama o garson bir türlü kafasını çevirip bakmaz. Bir seslenir iki seslenir nasıl olursa olur o ses herkese ulaşır da bir tek garsona ulaşmaz. Arkadaş sesini duyuramamaktan kaynaklı yanındakilere mahcup olmaya ve sesini gittikçe yükseltmeye başlar herkes bir birine bakar ama garson bir türlü dönmez. Oysaki biraz beklense garson zaten gelip sipariş isteyecektir de ah o kendini gösterme çabası. 

Bir insanın kabiliyetini sergilemesinin en iyi yolu beklenti olmadan kendini ortaya atarak yapılan eylem değildir. Tam tersi talep olduğunda yapılan davranışlardır. Bunun nedeni de beklenti halindeki insanın olaya yoğunlaşmasıdır. Siz beklentiye cevap verdiğinizde aslında üst seviyedeki bir merakı tatmin etmiş olursunuz ki ilginin de odağı olmuş olursunuz. 

Hiçbir beklenti olmadan anlatma, gösterme, sergileme çabasına girişmek sizin düşünceleriniz ile karşınızdaki insanın düşüncelerinin çatışmasına neden olur. Oysaki uyum müşterek düşüncelerden çıkar. O müşterek düşünceye ulaşmanın yolu da niyet okumak değil konuşmak, konuşarak niyetlerin ortaya çıkmasını sağlamaktır. 

NELER SÖYLENDİ?
@
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
Advert
Yol Durumu
ARŞİV ARAMA