DOLAR 0,0000
EURO 0,0000
STERLIN 0,0000
ALTIN 000,00
BİST 00.000
Advert
Nevin Bahtişen
Nevin Bahtişen
Giriş Tarihi : 07-07-2023 23:00

Bayram ve Gezi Tatili

Bayramlar çok özel ve güzel zamanlardır. Ziyaretlerle ve misafir ağırlamakla taçlandırırız yaşanan zamanları. Büyüklerin elleri öpülür sevindirilir, çocuklara harçlık verirsin, özenle hazırlanışlarının farkında olursun mutluluk yaşatırsın… aslında insanlar küçücük şeylerle mutlu olabiliyor. Anneler, babalar evlatlarını, torunlarını ve sevdiklerini gördükleri zaman dünyanın en güzel hediyesini almış gibi sevinirler. 

Bayram süresince geçen zamanın tadı damağında kalır. Mutluluk gözlerde bayram eder, muhabbetlere doyum olmaz. Genellikle anılar tazelenir, hedeflere şöyle bir dokunup geçersin. Çünkü yaşanmışlıklar birikmiştir yeteri kadar, muhabbetler koyulaşır, derinleşir ve zamanın nasıl geçtiğini anlayamazsınız.

Hayatında özel yerler de vardır, rüzgar gibi geçen bu hızlı zamanda fırsat buldukça arada bir böyle yerlere uğranır yolunun üzerindeyse veya özellikle böyle yerlere tatile gidersin. Bir nevi zamanı kendin ve sevdiklerin için durdurursun. 

Henüz yeni geride bıraktığımız Kurban Bayramında yolumuzu böyle özel bir yere Yedigöllere çevirdik, annemi ziyareti sonrasında. 

Bir zamanlar Zonguldak’a bağlı olan Yedigöller daha sonraları Bolu sınırları içinde olduğu tespit edilmiş ve oraya bağlanmıştır.

Yeryüzü cenneti desem doğru olur. Doğa bütün cömertliğini sergilemiş, suyunun, yeşilin, oksijenin… Bol olduğu yer görülmeye değer. 
Bu cennetten köşe doğanın içine öyle güzel gizlenmiş, her türlü canlıyı bünyesinde barındırıyor.

Güzel geçen günlerden sonra ayrılık anı gelmişti, hepimize hüzün çökmeye başlamıştı. Aslında döneceğimizi bilen bilinç altı arada bir su üzerine çıkarır gibi aklımıza getiriyor ama yaşanan güzel duygular ve anın baskın çıkmasıyla bir şekilde geldiği yere gönderiliyordu. Son an gelip çatmıştı ve hüzün, gözyaşlarının yolunu açmıştı, gizliden ellerin gözler üzerinde dolanıp bir mendil işini yapar gibi ayrılığın verdiği duyguları adeta silip atmaya çalışıyordu.

İnsan olmak bu sanırım; mutluluğu, mutsuzluğu… aynı anda yaşayabiliyor. Cennet gibi güzelliğin içinde ilerlerken yine anda kaldıkça etrafta ki güzel manzaralar dikkat çekiyor, görülen yerlerle ilgili var olan anılar konuşuluyordu. Tabi iç sesimiz sık sık hatırlattığı ayrılık üzüntüsünü, anlar geçiştirmeye başlamıştı. Ve daha çok anı yaşamaya başladı. Kısıtlı zaman, gittiğiniz herhangi bir yer olabilir veya bizim yaptığımız gibi muhteşem manzara ve doğal güzelliklere sahip bu yer gibi bir yer olabilir.

Dağ, taş insan doluydu, insan ve araba kalabalığından fırsat buldukça doğal güzelliğine nüfus ettik. Düşüncelerimizi Yedigöllerin güzelliğiyle doldurmaya başladık.

Asırlık ağaçlar nereye dönseniz bir sütun gibi sizi karşılıyordu. Yeşilin her tonunun süslediği bu güzelliğin içinde 7 parçaya bölünmüş göller her biri kendinden memnun, süzüm süzüm süzülüyordu. Gökyüzü inmiş suya, bulutlar sere serpe uzanmış göle, ağaçlar ve dalları güzelliğe ant içmiş, ne varsa göllerin aynasında yansıyordu.

Bu güzelliği de geride bırakarak gerçek hayatımıza ulaşmak için yola çıkmıştık.
Nice güzel Bayramlar ve tatiller olsun.

Yedigöller Milli Park bir havzadır, 1965 yılında “Milli Park” olarak korumaya alınmıştır.
Havza kayan kütlelerin vadilerin önlerini kapatması sonucu oluşan, yüzeysel ve yer altı akışlarıyla birbirine bağlı, kuzeyden güneye 1500m. mesafede sıralanmış 7 gölden oluşmuştur.

Milli Park İçindeki Köyyeri mevkiinde yeni Bizans dönemine ait bulunan kalıntılardan, eski dönemlerde bölgenin bir yerleşim yeri olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca Yedigöller ve çevresinin jeolojik oluşumlar ve buna bağlı olarak jeoturizm açısından da önemli bir bölge olduğu uzmanlarca tespit edilmiştir.

Milli Park içindeki göller; Büyükgöl, Seringöl, Deringöl, Nazlıgöl, Küçükgöl, İncegöl ve Sazlıgöldür.
Bu göller arasında 100m. yükselti farkı bulunan iki plato üzerindedir.

Yedigöller Milli Parkın en yüksek yeri 1488m. ile Eğrikiriş Tepesi, en alçak yeri ise 465m. ile Kirazçatı’dır.

Yedigöller Milli Parkı bilimsel inceleme ve araştırmalar için de kuvvetli bir altyapıya sahiptir. Başta zambak, sıklamen, çiğdem ve orkide olmak üzere toplam 236 adet bitki türünü içeren Milli Park, yurdumuzun en güzel karışık doğal ormanlarına da sahiptir.
Başlıca ağaç türleri olan kayın, gürgen, meşe, kızılağaç, akçaağaç, karaağaç, titrek kavak, sarı ve kara çam, köknar, fındık, yapraklı üvez, keçi söğüdü, yabani kiraz, Porsuk, ıhlamur ve dişbudak ağaçları görülebilmektedir.
Yaban hayvanlarından ayı, yaban domuzu, kurt, tilki, dağ kedisi, vaşak, Porsuk, sansar, sincap, geyik, Karaca ve tavşan vardır. Milli Park sahasında yabani ördek, yabani güvercin, ağaçkakan, üveyik, bıldırcın, çulluk, sığırcık, alakarga ve keklik gibi 100’ün üzerinde kuş türü tespit edilmiştir.
Bu özellikleriyle Yedigöller Milli Parkı, tam bir doğa cenneti durumundadır.

Görülecek yerler: Yedigöller Milli Parkı'nın güneyinde bulunan 1380m. yükseltideki “Kapankaya Tepesi” manzara Seyir Yerine çıkılarak gölleri ve vadideki eşsiz peyzaj güzelliklerini görmek mümkündür. Bu güzergah üzerinde “Anıt Ağaç ve Pisagor Ağacı” bulunmaktadır. Ayrıca Milli Park içinde gülen kayalar, şelaleler, dilek çeşmesi ve geyik istasyonu görülebilir.

Dilek çeşmesinin yedi musluğundan birer yudum su içilerek dilek tutulurmuş.
Nazlıgöl dibinden sızdırdığı bol miktardaki su, gölün kuzeydoğusunda yüzeye çıkarak bir Şelalenin oluşmasına sebep olduğundan”Şelale Gölü” adı da verilir.
Yedigöller de her bir gölün efsanesi varmış, belki araştırıp bulursunuz bu 7 gölün, 7 efsanesini.

NELER SÖYLENDİ?
@
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
Advert
Yol Durumu
ARŞİV ARAMA