ÖYKÜ
Giriş Tarihi : 14-08-2023 23:56   Güncelleme : 15-08-2023 00:03

Tayyareli Konak / Yusuf Sarıkaya

Yazan: Yusuf Sarıkaya -TAYYARELİ KONAK

Tayyareli Konak / Yusuf Sarıkaya

TAYYARELİ KONAK

İhsan Amca çok hayırsever aynı zamanda sinirli birisiydi. On parmağında on hüner olan samimi bir Müslümandı. Her zaman iş bitiren, yardımsever Anadolu insanıydı. İki katlı bir konağı vardı. Konağın tepesine kendi elleriyle yaptığı ağaçtan bir tayyare monte etmiş, tıpkı rüzgârgülü gibi rüzgârın estiği yöne döner ve önündeki pervane takır takır öterdi. Çocuklar da tayyarenin dönüşünü heyecanla izlerdi.
İdris, İrfan’a heyecanla;
“ İrfan bu tayyareyi kim yaptı?” diye sordu.
İrfan, İhsan Amca’nın oğludur. Komşu çocuğu İdris’in sorusuna biraz da çocukluğun verdiği övünçle;
“Babam yaptı. Benim babam çok çalışkan birisi. Bunu bana yaptı. Ama dilediğiniz kadar seyredebilirsiniz.” diyerek kendince bir cömertlik yaptı.

İhsan Amca’nın Tayyareli Konağın altında kasap dükkânı da vardı. Kasaplık yapar komşulara taze et satar ve muhtaçlara da ikram ederdi. Aynı zamanda duvar ustası idi. Ekmeğini ustalıktan kazandığı gibi köyün ortak işlerini ücretsiz yapardı. Belki de en ilginci diş çekimi de yapardı. 
Kasap dükkânından bakınca çocukların gıpta ile tayyareye baktıklarını gördü. Hemen çocuklara yöneldi;
“Çocuklar çok mu sevdiniz tayyareyi?” dedi. 
Sert mizaçlı İhsan Amca’nın bu sorusuna hemen cevap veremediler tabii. Biraz sonra içlerinden biri kendini toparlayarak,
“Evet, çok sevdik İhsan Amca. Keşke bizim de olsa.” dedi.

İhsan Amca yüreği temiz bir insandı. Köye çeşmeler getirir, su kuyusu kazar, seten dediğimiz bulgur yapma düzeneğini kurar kısacası işi gücü hayır hizmetlerinde koşturmaktı. Hatta kocası ölmüş dul bir kadının unu bitince değirmenden getirdiği un çuvalını yarıya bölerek dul kadının çocuklarına vermişti. Çocukların,
“Bize de yapar mısın?” isteklerine  karşılık vermeden olmazdı.
“Peki, size de tayyare yapayım. Koşun malzemeleriniz getirin.” dedi. Çocuklar bir hışımla koşup malzemelerini getirdiler. İhsan Amca hem onlara Tayyare'nin nasıl yapıldığını gösteriyor hem de güzel güzel nasihatler ediyordu; 
“Evlatlarım, sizler bizim yerimizi alacaksınız. Yaptıklarıma dikkat edin. Kendinizi geliştirin. Ailenize katkıda bulunun. Eşyalarınızı düzenli kullanın. Arkadaşlarınızla iyi geçinin.” diye öğütler verdi. Yaptığı oyuncakları çocukların başını okşayarak hediye etti. Çocuklar da teşekkür ederek büyük sevinç çığlıklarıyla evlerinin yolunu tuttular.

Şimdilerde kendi yaptığımız oyuncaklar yerini plastik oyuncaklara bıraktı. Bunun doğal sonucu olarak da doymak bilmeyen, çabuk hevesi geçen nesil ve oyuncak oburları sahneye çıktı. Artık ne Tayyare yapan ve aynı zamanda kasap, dişçi, usta İhsan Amca kaldı, ne de Tayyareli Konak. Doğallık yerini modernitenin dikte ettirdiği hayata bıraktı. Doymak bilmeyen oyuncak oburluğu sağlık sorunu haline döndü vesselam…

 

Truva Edebiyat Dergisi Truva Edebiyat Dergisi