SÖYLEŞİ
Giriş Tarihi : 20-05-2023 21:28

Rızık Yolculuğu / Sebahat Sarıca

Yazan: Sebahat Sarıca -RIZIK YOLCULUĞU

Rızık Yolculuğu / Sebahat Sarıca

RIZIK YOLCULUĞU

Köylü, ambardan buğday tohumlarını tarlasına savurdu, dualar ederek bereketli olması için.

Zaman geçer, ekilen buğdayların hasat zamanı gelir, sap ile samanın ayrıldığı çileli dönemden sonra değirmene yolcuğu başlar buğdayların.
Kepeklisi, kepeksizi diye ayrılır birbirinden, un olur çıkar değirmenden.

Çuval çuval unlar fırına yola çıkar, yine ekmek olmak için. Mis gibi kokusuna dayanılmaz hani!

Alır bir delikanlı ekmeğini. Evine giderken ucundan da koparmayı ihmal etmez. Çiğnenmesin diye de yol üzerindeki parkın banklarına oturur. Tam da oturduğu bankın ayak ucuna yuva yapmış karınca, yuvasının etrafında dolaşırken, ekmek kırıntısına rastlar. Hemen yuvasına telaşlı girer ve  arkasında bir sürü karınca ailesi ile döner. Başlarlar ekmek kırıntılarını yuvalarına taşımaya.
Sonra ne mi olur? Çiftçinin elinde başlayan rızkın yolcuğu, bir bankta son bulur.

Demem o ki bir karıncanın rızkını ihmâl etmeyen Allah, kulunu rızıksız bırakır mı? Biraz meşakkatli, biraz süreli olsa da üzerinde adın yazılıysa, gelir seni bulur senin olan kısmetin.

Editör: Ümmügülsüm Hasyıldırım 

Truva Edebiyat Dergisi Truva Edebiyat Dergisi