DENEME
Giriş Tarihi : 01-05-2023 19:19   Güncelleme : 01-05-2023 19:23

Her Emek Biter / Hamiyet Su Kopartan

Yazan: Hamiyet Su Kopartan -HER EMEK BİTER

Her Emek Biter / Hamiyet Su Kopartan

HER EMEK BİTER

İnsanların yaşlılarından "Öldüm, bittim." dediklerini duyuyorum hep. Aynı kişiler bize de "bitki" diyorlar. Bitmekle bitki arasında bir ilgi var mı acaba?

İnsanların yaşlısı bitince bitmiyor; bitkilerin yaşlısı bitince de bitiyor. Çeşit çeşit insan tanıdım şu oturup kaldığım saksıda. Birçok "paşa", birçok "prensesle" tanıştık mesela. Bu kadar çok paşanın kime, nasıl komutan olacağına; birçok prensesin hangi ülkede yaşadığına aklım ermese de gelip gelip benim saçımı çekmeleri canımı acıtıyor.

Bazı kadınlar en iyi olmak için modelleri, tarifleri, çiçekleri vermezler. Onlar da çalınan çiçeğin daha tez tutacağına inanarak ev sahibi görmeden atıverirler çantalarına, çabucak kopardıkları parçaları. Bazen köküyle gelir çiçek, bazen yere düşer.

Biz şanslıyız ki toprağa düştük. Kökümüzden, ocağımızdan kopsak ya da zorla koparılsak da bitmedik.

Biz bitmek istemedikçe ölüp bitmiyoruz. Yeniden bitip bitkiye dönüyoruz. Hayat böyle galiba, hep bir değişim, hep bir dönüşüm.

İnsanların yaşamaktan nefes almayı anlayanlarına veya hasta olup makineyle yaşamalarına "bitkisel hayat" diyorlar. Bitkisel hayatta toprağa tutunmak vardır oysaki. Toprağa tutunan, bitse de yeniden biter, yeniden başlar hayata en baştan. Bu kez kendi olarak biter, kendi olarak yetişir, kendi olarak açar, kendi olarak da biter.

Hava, su, toprak destekler bizim biz olmamızı. Şartlar uygun ortam sağlar bitmemize, yetmemize. Sadece gayret etmemizdir belki bizden istenen.

Hiçbir emeğin boşa gittiği görülmemiş. Her emek biter. En beklenmedik anda açar emek çiçeği.

İnsanlar misafir odalarına "salon", bize de "salon bitkisi" diyorlar ya belki de bu yüzden daha sakin, daha telaşsız yaşıyoruz. Misafirden misafire açılan kapılar, içeride bizim huzurla yaşamamızı sağlıyor belki de. İnsanların yaşlıları diyorlar ya "Kafam gürültüyü götürmüyor." diye, bu sessiz sakinlik bizi bitiriyor belki de.

Benim de kafam gürültüyü götürmüyor, vallahi götürmüyor. Sessiz sakin oturduğum saksımda topraktan güç alıyorum ya o yeter bana. Bakmayın şimdi minnacık olduğuma, köküm sağlamdır benim. Kendi kendime bakınca gördüğüm yapracığımdaki renkler, şu incecik kökler var ya küçücük gönlümün emeği. 

     

Truva Edebiyat Dergisi Truva Edebiyat Dergisi