VURUN DAĞLARA BENİ
güneşimi vurdular bayım
acımasız birer öldürücü her biri
düzmece sözler, artakalan anılar
diliniz neşter kesiği gibi
ah bu alçak eller
daralmış göğüs kafesimdeki
sırça yüreğimden vurdular beni
dipsiz kuyularda
acılar içindeyim
ağır ağır ölmelerim var
şimdi vurun dağlara beni
ah bu alçak eller
öksüz kalmış ömrüme
bir ıslık sesi kadar yakınlar
bir bilseler, ah bir bilseler
yelkovanı akrebe düşman ettiler
soluğumda yutkunamayan zaman
şimdi yol ayrımındayız
ölüm eşitlikçidir, bilirim
gidiyorum buralardan
sana ve yaşanmışlıklara
sancılı bir gömüt bırakıyorum
gerisi bolca düş kırıklığı