KİTAP ANALİZİ
Giriş Tarihi : 11-04-2022 22:55   Güncelleme : 17-08-2022 00:43

Ümit Polat: Gelgitlerle Uğraşan Kahraman Aslında Yaşamaz, Yaşadığını Sanır...

Yazan: Ümit Polat -GELGİTLERLE UĞRAŞAN KAHRAMAN ASLINDA YAŞAMAZ, YAŞADIĞINI SANIR...

Ümit Polat: Gelgitlerle Uğraşan Kahraman Aslında Yaşamaz, Yaşadığını Sanır...

GELGİTLERLE UĞRAŞAN KAHRAMAN ASLINDA YAŞAMAZ, YAŞADIĞINI SANIR... 

Truva Edebiyat Dergisinin yazarı, öykü eleştirmeni eğitimci -yazar Ümit Polat,  yeni yazısında eğitimci-yazar Veysel Altundaş' ın  " Yaşamak Sandığı" isimli eserinin üzerine değerlendirme yazısı yazmıştır.

***

Veysel Altuntaş ve Yaşamak Sandığı Üzerine...

Veysel Altuntaş ve Yaşamak Sandığı
“İçime/hatta karnıma gömülmüş gibi hissediyordum/kendimi doğuracağım günü bekliyordum/hâlâ bekliyorum/”

Veysel Altuntaş -daha önce kolektif bir çalışma olarak yazdığı - Dengbêj Hikâyelerini saymazsak- Yaşamak Sandığım adlı ilk ve son öykü kitabında yalnızlık, çatışma uyumsuzluk, varoluş sancısı, ruh hâlleri, dışlanmışlık, anlaşılmazlık, yaşama ayak uyduramamak, karamsarlık gibi temaları işler.

Yaşamak Sandığım tam da ismiyle mütenasip yukarıdaki temalardan hareketle yaşamayı bir sanrıya ya da sanmaya dönüştüren karakterler etrafında kurgulanır. Çoğu öykünün merkezinde olan yalnız ve dışlanmış kendi iç dünyasında gelgitlerle boğuşan kahraman, aslında yaşamaz, yaşadığını sanır. Bu yanılsama genelde hayal kırıklıkları ve beklentiler içinde devam eder. Bu nedenle Yaşamak Sandığım’da Altuntaş daha çok karakter merkezli öyküler etrafında bir evren kurar yalnız bu öykü evrenindeki karakter dış dünyadan ziyade iç dünyasına çekilmeyi yeğlemiştir. Bu sebeple eserdeki çoğu öykü portre öykü türüne girer. Her ne kadar Senem Gezeroğlu’nun Zaman Dursun İstedim isimli öykü kitabı kadar genel ve belirgin olmasa da Yaşamak Sandığım da ciddi deneysel öyküler barındırır.

YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN...

 

 

 

Admin

 

Truva Edebiyat Dergisi Truva Edebiyat Dergisi