ANI
Giriş Tarihi : 05-10-2022 19:53   Güncelleme : 05-10-2022 20:49

Mehmet

Yazan: Ayfer Güney - MEHMET

Mehmet

MEHMET

Bir Mehmet bilirim... Yağız, güçlü delikanlı dimdik duran. Erzincan Askeri Rüştiyesi'nde İsmet İnönü'nün sınıf arkadaşı olan. genç ve yeni mezun teğmen, gençliğinin zirvesinde yüreğinde vatan sevdası olan...

Devlet -i Aliyye'den tayin olur. Hicaz demiryolu yapılacak, burayı koruma vazifesi verilir. Devlet altın gönderir, çeteler ele geçirmek ister. Genç teğmen aman vermez, devletin emanetini canı pahasına korur.   

Devlet-i Aliyye onun bu kahramanlığına binaen madalya verir. Bir de doğruluğunu hatırlatan kutlu bir isim ekler ona. 'Mehmet Sadık' diye hitap edilir. 

2. Meşrutiyet ve çalkantılı dönemler... Hava puslu. Kim kimdir, belli değildir. Çıkan karmaşalar bir paşanın ölmesi sonucu, büyür. Teğmen Mehmet Sadık ve diğer arkadaşları neye uğradıklarını bilmeden kendilerini Sinop Cezaevi'nde bulurlar. Suçu nedir bilemez. "Devlet büyüktür haksızlık yapmaz" der, sabreder.      

Sabrının sonucunda Mustafa Kemal'in ordusuna rütbeleri geri verilerek katılır. Mustafa Kemal ile Kurtuluş Savaş'ında omuz omuzadır. Lakin çok sevdiği memleketinden acı feryatlar yükseliyordur. Erzurum baştan başa kan revan içinde... Kazım Karabekir'e doğu cephesinin kumandanlığı verilmiştir. Erzurum' un kurtuluşu için Kazım Karabekir'in yanında süvari yüzbaşı olarak yer alır. Öncüdür, şehirde işkencenin çığlıkları henüz kaybolmamıştır. Tüfeğinde ise mermi çok az. Kazım Karabekir "Süngü takın" emrini verir.   

Yüzbaşı Mehmet Sadık ve arkadaşları tüm güçleriyle bir çığ gibi düşmanı yok ederler.           

Savaş biter, Cumhuriyet kutlanır. Savaşmaktan yorgundur  ama yüzbaşı Mehmet Sadık' ın kenara çekilmez. Yenilikler için mücadele eder.   

Devlet onu Tuzla müdürü yapar. Bir Osmanlı subayı, bir Cumhuriyet Aydını olarak sivil vazifeye başlar.      

Mehmet Sadık yeni tayin olduğu müdürlük vazifesinde halk için çalışır. Onların sevgi ve saygılarını kazanır. Yeni kurul muş devlete güveni artırır.          

Bir Mehmet Sadık bilirim baba olan, ailesine şefkati dillere destan olan, savaşın kesif acıları henüz ciğerlerinde olan, her gece çocuklarına Fuzuli' nin divanını okuyan...
Bir Mehmet Sadık bilirim hüsnühat sanatıyla meşgul olan, savaşı ve sanatı yaşamayı bilen.
Soyadı kanunuyla  Mehmet Sadık Saraçoğlu olan...

Bir kendimi bir de şerefli, haysiyetli, asaletli dedemi bilirim.

MEHMET SADIK SARAÇOĞLU' NU...

Emanet bıraktığı tüm değerleri taşımaya çalışan bizler. Böyle bir onurlu, haysiyetli Türk subayının torunu olarak, Atatürk'ümüzün vefat yıl dönümünü  rahmet ve saygıla anıyorum...

Truva Edebiyat Dergisi Truva Edebiyat Dergisi