İNCELEME - ARAŞTIRMA
Giriş Tarihi : 01-02-2024 00:05   Güncelleme : 01-02-2024 06:22

Dil - Kültür - Edebiyat İlişkisi / Orhan Sarı

Yazan: Orhan Sarı -DİL - KÜLTÜR - EDEBİYAT İLİŞKİSİ

Dil - Kültür - Edebiyat İlişkisi / Orhan Sarı

DİL - KÜLTÜR - EDEBİYAT İLİŞKİSİ

Dil; bir iletişimdir….

İletişimin kusursuzluğu; bireylerin sesi  boğumlandırması onu tümleşik ortak seslere yani sözcüklere dönüştürmesi ile mümkündür...

Ses doğuştan bir potansiyeldir…

Birey, çevreden aldığı taklitlerle sesi boğar, disipline eder, sözcükler kurar, neticede konuşma gerçekleşir…

Ve ses yetisi; yalnız insana özgü değildir bir çok canlıda (kedi, köpek, horoz vs) vardır...

Sesin doğuştan potansiyeli, bireyin sonradan çevre yoluyla aldığı sesi boğumlandırma ve ses kalıplarına dönüştürmesi şüphesiz bir konuşmadır, hayatiyet belirtisidir ama bu iletişim değildir….

Etkili dil için, farklı bireylerin ortak ses öbekleri kullanması, ortak sözcük kalıplarına sesi dökmesi yeterli değildir…

Her sözcük göstergedir…

Sözcük bireyin kafasında o sözcüğün imgesel belirtisi olan göstergeye dönüşür…

Örneğin ağaç  dediğimizde, beynimizde ağacı ifade eden, onu imgeleyen bir gösterge, şekil, resim oluşur…

Ne yazık ki bu gösterge, zihinlerde aynı imgeyi canlandırmaz…

Ağaç ılgın mı, saz mı, talı mı, kavak mı, armut mu vs…

Coğrafi farklılıklar,  bireysel  transferler farklılıkları, görsel yaşantıların farklılığı gibi değişkenler;  kişisel, yöresel, bölgesel, ulusal karekterler farklılığı besler...

Neticede milyonlarca insan karşılıklı konuşsa bile  - zihinlerinde ortak göstergeler, imgeler kuramadıklarından - gerçekte anlaşamamaktadırlar.

O yüzden etkili dil kullanmayı amaçlayan akademik ortamı, genel anlamlı sözcüklerden kaçınarak özel anlamlı sözcükleri kullanır. Bununla yetinmez her bilim kendi disiplin alanında literatürünü de yaratır...

Bütün bu etkili dil kullanımını gerçekleştiremeyen, konuşan ama anlaşamayan insanlık; edebiyatını yaratırken ortak duyguları aynı kalıplara döker…

Anne sevgisi ortak duygudur…

Savaş, hüzün, ölüm, ayrılık, aşk vs ana temalar, dünyanın bütün edebiyatlarında aynıdır…

Ama bu duyguların içine döküldükleri kaplar; ulusal farklılıklar gösterir.

O yüzden, Alman edebiyatı “Ayrılık seni kim icat etti” derken, Türk edebiyatı; “Ayrılık seni icat eden / görmesin cennet” der…

İran edebiyatı; “ölüm adildir / aynı anda vurur / hem şahı / hem fakiri” derken, Türk edebiyatı; “Gesi bağlarında üç top gülüm var / Hey Allah’tan korkmaz sana bana ölüm var / Ölüm varsa şu dünyada zulüm var” diyerek ölümün adil olduğunu başka bir folklorik içeriklerle, alt kültürlerle ilişkilendirir...

Her kültür kendi evreninde, kendi minik ölçeğinde, lokal tarihini, lokal edebiyatını, lokal dilini ilmek ilmek işleyerek ulusal ve evrensel kültür kilimimizin motifini dokuyor…

Gülhane Parkı’nda ceviz ağacı misali….

Truva Edebiyat Dergisi Truva Edebiyat Dergisi