ASİL İNSAN
Asalet bir yaşam biçimidir
Mal, mülk, şan şöhret değildir asalet
Zenginlik, para, pul değildir
Büyük konaklar, yalılar değildir
Asalet, “senin" içinde büyüttüğün “sensin"
Hiçbir şey den korkmaz ama “hak yemekten” korkar asil insan
İnsanı incitmekten korkar
Bir yüreğin ahını almaktan
Bir çocuğu ağlatmaktan korkar
Korkar bir insana kötü söz söylemekten
Kötü gözle bakmaktan korkar
“Pısırık” olmaz asil insan
Son nefesine kadar mücadele eder
Oturup bir köşede “kader bu” demez
Değiştirebileceği ne varsa değiştirmeye çalışır
Gücünün yetmediği şeyler için “doğru zamanı” bekler
Ama asla teslim etmez ruhunu
Rahat bir yaşam için beynindeki tek bir doğrudan bile vazgeçmez
Günlük hesaplarla işi olmaz asil olanın
Kadın olsun erkek olsun
Ve nerede olursa olsun
Hangi işi yaparsa yapsın
Mevkisi, konumu, statüsü ne olursa olsun
Yüzüne baktığınız zaman bir “saygınlık” okursunuz gözlerinde
Bakışlarında sizi çırılçıplak okuyan bir derinlik
Ve öyle güzel yakışan bir “bilgelik” gülümseyen yüzünde
Küfretmez asil insan
Hiç kimseyi “intikam almayı düşünecek” kadar yüceltmez gözünde
Yüreğinde hep bir çiçek bahçesi
Ve hiç kimsenin leşini bulamazsınız sırtındaki heybesinde
“Bana bunu neden yaptın?” diye sormaz kimseye
“Kendine nasıl kıydın?” diye sorar
Nasıl kıydın ki öldürdün kendini bende?
Şatafattan hoşlanmaz asil insan
Kibarlığı çatal kaşık kullanmakta arayan insanlara inat
Huzuru arar her şeyde
Yaşadığı evde, işinde ve elbette eşinde
“Huzursuz zenginlik, zenginlik değildir.” bilir
Bilir en değerli mücevherin “sevgiyle bakan bir çift göz” olduğunu
Ve öldüğü zaman yüzünü ıslatacak o iki damla gözyaşının sadece o gözlerden aktığını
Gürültü, patırtı etmeden yaşamayı sever asil insan
Kırmadan, incitmeden yaşamayı sever
Bu yüzden “sessizce” gelir ve yine “sessizce” gider asil insan…
Editör: Hamit Gözümoğlu