ŞİİR
Giriş Tarihi : 04-01-2023 17:07

Rızık Kapısı

Yılmaz Pirinççi -RIZIK KAPISI

Rızık Kapısı

RIZIK KAPISI 

Buz kesen bir gün aydınlığı dışarıda 
Üşümenin en güzel yanı ise sıcağına sarınmak
Kış güneşine gülümseyen göçebe bir çocuğun yüzündeki o öpülesi aydınlık gibi düşüyorsun gözlerime 
Seninle tamama eriyor her şey. 
Son dokunuşu sen oluyorsun tanrının.

Hayal olmayacak kadar gerçektir bazı düşler. 
Ve bir gerçeğe sığmayacak kadar kusursuz. 
Gülüşünü sorsalar ancak bunu söyleyebilirim 

Hani güneşin kar yüklü dağları alnından öptüğü zamanlar vardır. 
Hani fırtına sonrası denizin taze bir gelin gibi yatağına serildiği
Dibe dalmış balıkların kıpır kıpır oynaştığı masmavi bir mutluluk
Yetim bir çocuğun saçlarına düşen o sevgi dokunuşu 
O küçücük gözlere sığan dünyalar vardır ya 
Bakışını sorsalar 
Ancak bunu söyleyebilirim 

Bahara gülümseyen bir badem çiçeğinin masumiyeti hangi beyazda var 
Hangi çiçek ölümüne kokan bir papatyadan daha çok vurgun olabilir ki aşka
Yediveren  bir sabır ve inadına bir yaşam azmi hangi çiçeğin yapraklarında
Seni sorsalar bana 
Ancak bunu söyleyebilirim 

Bir insanın ömrüne kaç mucize düşer ki
Kaç kez yıldızlar elele tutuşup aynı dileğe vururlar ışıklarını.
Kime kısmet olur her gün bir yürekte yeniden doğmak 
Sana aşık olmak deseler
Ancak bunu söyleyebilirim 

Sen yüreğimin rızık kapısı... 

Truva Edebiyat Dergisi Truva Edebiyat Dergisi