GEL DE ŞU YÜREĞİME BAK
Aşkın ummanında bir girdaba düştüm
Sevda nağmesinde, fel mızraba düştüm
Dostun pinhanıyla ızdıraba düştüm
Gel de şu yüreğimin çilesine bak
Derdimi vefasıza söyledim de ne oldu
Sunduğu derman derdimden daha zordu
Özüne baktıkça hasta yüreğim soldu
Gel de yüreğimdeki mezarlığa bak
Dost diye bağrıma sardığıma bak
Çiyan gibi zehir kusanlara bak
Kör kuyuya, Yusuf'u atanlara bak
Gel de virane olmuş yüreğime bak
Dost dediğin, toprak misali olmalı
Yoğruldukça kendi özünü bulmalı
Gerekirse dostuna canın sunmalı
Gel! Çarmıha gerilmiş yüreğime bak
Peyrev-i Mecnun olup, Leyl'e giderim
Sırtımda bin yarayla, sine döverim
Bad-ı sabada durup dosta gül dererim
Gel de meczup olan şu yüreğime bak