SÖYLEŞİ
Giriş Tarihi : 26-07-2023 13:41   Güncelleme : 26-07-2023 15:36

Unutamadığım Kokular / Galip Duman

Yazan: Galip Duman -UNUTAMADIĞIM KOKULAR

Unutamadığım Kokular / Galip Duman

UNUTAMADIĞIM KOKULAR

Eminim ki sizin de hayatınızda unutamadığınız kokular vardır. İşte benim hiç unutamadığım korkulardan bir demet. Öncelik sıralaması yapmayacağım. Çünkü hepsi unutulmazlardan. Hepsi öncelikli.

* Rahmetli babannemin çeyiz sandığını açtığında içerisinden gelen "Ayva" kokusu.
* Rahmetli annemin köyde iken güvelenme olmasın diye sandığına koyduğu "Çıra" kokusu.
* Yağmur yağdıktan sonra veya tarla sürüldükten sonra gelen "Toprak" kokusu.
* Köyümüzün yamaçlarında top top yetişen ve yaklaşık yetmiş-seksen santim boyunda olan "Yavşan" otu kokusu.
* Gözelerin ayağında bol bol bulunan ve su içmek için pipet gibi kullandığımız "Nilüfer" kokusu.
* Ve yine gözelerin ayaklarında ve sulak çayırlarda yetişen "Tere" kokusu.
* Baharda çayların, derelerin kenarlarında yetişen "Kekire" kokusu.
* Gözelerin ayaklarında ve sulak yerlerde yetişen "Yarpız" kokusu.
* Bizim köyün bayırlarında, bilhassa güneydeki kayalıklarda bol bulunan "Pisik Otu" kokusu.
* Yine bizim köyün güneyinde bulunan "Yer Elması otu" dediğimiz "Süpürgelik'in" kokusu.
* Eğri yolların kenarlarında veya Çolpanda bolca bulunan "Çilek" kokusu. 
* Yaylamızda Küçük kumru dediğimiz yerde taş ocağı vardı. Oradan taş çıkarılırken taşa balyozla vurulduğunda çıkan, veya "Daşbaşından" aşağı taş yuvarlarken taşların birbirine çarpması sonucunda çıkan "Taş" kokusu.
* Çayır zamanı otlar biçilirken ve o biçilen otlar toplanırken veya yığılan purulun dibine dinlenmek için gelip yaslandığınızda burnunuza gelen "Ot" kokusu.
* Tarladan biçilen ekinlerin ve bu ekinleri harmana taşırken veya harmana döküp dövenlerle döverken çıkan "Sap" kokusu.
* Samanları mereklere doldururken aldığımız "Saman" kokusu. 
* Eğer ormandaysanız, yağmur yağmış ve ağaçların altına sığınmışsanız, yağmur biraz azalmışsa tam o aralık burnunuza gelen "Çam ve toprak" kokusu.
* Yine ormanda yağmurdan sonra kurunmak için ateş yakmış ve üzerine ıslak dallardan atmışsanız burnunuza gelecek "İs" kokusu.
* Köyde akşam olup gaz lambaları yakılırken odaya yayılan "Yanık Gaz" kokusu.
* Köyde özel gecelerde yakılan ve ispirto ile tutuşturulan lüks lambadan gelen "İspirto" kokusu.
* Askeri tatbikatlar için köyümüze gelen ve köyümüzün içinden geçen askeri birlik araçlarından gelen "Benzin" kokusu.
* Köyümüzdeki fırınlardan gelen taze "Ekmek" kokusu.
* Bizim yöremize ait göğermiş, taze ekmek arasında "Tuluk Peyniri" kokusu. 
* Babannemin yaptığı kuşburnu çullaması üzerine döktüğü kızgın, köpüklü "Tereğaı" kokusu.
* Sobanın üzerinde ekmek ısıtırken burnunuza gelen "Yanık Ekmek" kokusu.
* Bostanlarda patates sökerken köze kuyladığımız patateslerden gelen "Yanık Patates" kokusu.
* Közde pişirilen soğanın ve yapraklarının kokusu.
* Tabii ki babamın özenle yaptığı ve ocakta pişirirken burnunuza gelen "Döner" kokusu.
* Köyden Sarıkamış'a ilk geldiğimde amcam beni "Hal"binasına götürmüştü. Orada bir tarafta kasaplar, diğer tarafta ise sebze ve meyve satan esnaflar vardı.

İşte hiç unutamadığım bütün meyve ve sebzelerin birlikte çıkardığı, her Sarkamış'a gidişimde aradığım o "HAL" kokusu.
* Sabah erkenden kalkıp işe giderken Sarıkamış'ı saran "Çam" kokusu.
* Sarıkamış'ta sabah erken kalktığımızda Çakır'ın fırınından gelen taze "Ekmek" kokusu.
* Sarıkamış'ta şimdiki belediyenin yerinde, çeşitli esnaflar vardı. Bu esnaflardan birisi de ayakkabı tamircisi komşumuz Sırrı Emmi idi. Ben onu hep Ömer Seyfettin'in Forsa hikâyesindeki kahramana benzetirdim. Onun dükkânına girdiğimde, ayakkabıları yapıştırmak için sürdüğü "Solüsyon" kokusu.
* Oruçluyken iftara yakın pide kuyruğunda iken etrafa yayılan "Taze Pide" kokusu.

Ve tabii ki "Torunlarımın kokusu..."

Unuttuklarım var biliyorum. Kalanları da size bırakıyorum.

Truva Edebiyat Dergisi Truva Edebiyat Dergisi