SEN UMUTSUN
Akşamın batmaya hazırlanan,
güneş, gök kubbeye kaplayan kırmızılık, denizin mavil örtüsü,
göz kırpıyordu bana.
Sahilin kenarında dökülen
yapraklar, yerlerin örtüsü
sarıyla dans ediyor.
Masa ve ben sandalye eşliğinde kahvemi yudumluyordum.
Denizi ve gökyüzünün ihtişamı, bulutların cazibesi,
tılsımlı masalların ülkesinden,
bir ses içimde yankılanıyordu.
Burası güzel yaşadıkların rüyaydı,
bir saniye daha dakikalarla geçti.
Sen umutsun, sen dünyasın,
sen sen ve ben ben.
Sana bir dünya dolusu daha umut getirdim, yüreğinden
geçtim, nefesini ben verdin.
Aç gözlerini bir daha bak dünyaya şimdi akşam oluyor, yarın
yeni gün, yeni umutlar doğacak.
Yaşamayı seviyorum bir yudum daha kahvemden içerken huzur doluydum.
Kalbimin içinden geçen nefes, dünyayla beni kopmamak, üzere, bir daha yeniden sarıyordu.