ANI
Giriş Tarihi : 22-11-2023 16:23   Güncelleme : 25-11-2023 18:46

Sakin Olmak / Hamdiye Özer Okudan

Yazan: Hamdiye Özer Okudan -SAKİN OLMAK

Sakin Olmak / Hamdiye Özer Okudan

SAKİN OLMAK

Camdan dışarıyı seyrettim bu sabah, uzun uzun… Her şey öyle sakin, öyle düzenli ve yerli yerindeydi ki… İlk defa fark etmiş gibiydim. Hızlı olan zamandı. Ancak onda bile bir denge, bir düzen, bir telaşsızlık vardı… Gökyüzü beyazdan, griye değişen renklerle, şekilden şekle değişen bulutlarla kaplıydı. Tipik bir sonbahar göğü işte… Biraz hüzün verici olmakla birlikte, sakin ve rahatlatıcı bir hava vardı. İnsan bir gün biteceğini düşündüğünde; bu çok parlak olmayan günün, gri gökyüzünün, hüzünlü havanın bile ne kadar güzel olduğunu hissediyordu...

Bitiş düşüncesi beni geçmiş yıllarıma götürdü: O ne hızlılık, o ne koşturma, o ne telaştı… Hep bitirecek bir iş, hep yetişecek bir yer veya birileri olmuştu. Hep hayal, hep plan, hep bir yerlere ulaşma çabası, “ulaşamamak” kaygısı içinde geçen yıllar… Yaşamın güzelliğinin tadına varmak için biraz duraklayıp nefeslenmediğimi düşündüm… Ne yazık ki bu çok önemli kaybımın bugün farkına varıyorum. Ve bugünün güzelliğini derin bir nefesle içime çekiyorum… Hayat frenine basıyorum ama tutmayacağını da biliyorum. Artık hayat, freni boşalmış yokuş aşağı hızla inen bir araba gibi… Bir tek şey yapabilirim: Kendimi frenlemek...

Elimde kalan kısa ama çok değerli yıllarımın her anının güzelliğini yaşamak için olabildiğince sakin olmak, ağır davranmak zorundayım… Koşmak yok, nefes nefese yürümek yok, yoruluncaya kadar çalışmak yok. Herkese, her şeye yetişme telaşı, kaygısı yok. Çok uyumak istemiyorum geceleri. Gecenin esrarını, ay ışığının büyüleyici güzelliğini, yıldızların denize dökülüp yakamozlarda oynaşmalarını kaçırmak istemiyorum. Gün batımlarında ufkun kızıllığına dalıp, kimi mutlu, kimi mutsuz biten sevdalarımı düşünmek; kaybolup giden gençlik heyecanlarımı yeniden hissedip tazelemek, yaşamak istiyorum hayallerde de olsa… Sabahları güneşin doğuşuyla, bir zamanlar hayatı kocaman umutlarla nasıl kucakladığımı hayalimde izlemek büyük mutluluk... O yüzden güneşin doğuşunu kaçırmayı hiç istemiyorum…

Sonra, sevgiye zaman ayırmak... Burası çok önemli: Yüreğimde hiç eksilmeyen sevgiyi; bana uzanan ellere, gözlere, yüreklere, hatta ulaşamayan uzaklardakilere dağıtmak. Onların sevgileri ile yaşamın anlam ve güzelliğini yaşamak… Dostlarla bölüşülen bir çayın, bir kahvenin tatlı sohbetinde yaşamanın tadını yudumlamak, kaçırılmayacak mutluluklardan...

Kısacası, olay ne biliyor musunuz? Önümde az bir kumaş var. Eşi, benzeri ve devamı olmayan çok değerli bu kumaştan bütün terzilik becerimi, yaratıcılığımı, sanat zevkimi kullanarak bana yakışan güzel bir giysi biçip dikmek… Onu giyip yakıştırmak düğün gününe…

Çünkü ne yıllara, ne zamana, ne olacaklara hükmümüzün geçmeyeceğini çoktaaan anladık.

Editör: Hamit Gözümoğlu                                                                                                                               

Truva Edebiyat Dergisi Truva Edebiyat Dergisi