HADİ GİDELİM SEVGİLİ
Hazır mısın sevgili
Bugün farklı bir yere gideceğiz seninle
Bir gönül coğrafyasında gezeceğiz el ele.
Hadi ver elini gidelim sevgili...
Şu sararmış bahçeyi görüyor musun?
Her gelen bir gül koparıp gitti
Hayvanca çiçeklere basıp geçtiler
Tüm güllerin dallarını kırıldılar
Su kaynağını kuruttular
Bu bahçeye yaşamı haram ettiler...
Oysa bir zamanlar çok renkliydi bu bahçe
Kuşların cıvıltısı duyuluyordu
Irmaklar şırıl şırıl akardı
Akan suların sesi insana huzur verirdi.
Şimdi ise
Gördüğün gibi yıkık virane gibi...
Hadi sevgili
Ver elini gidelim
Terkedilmiş bir orman burası...
Dökülen yaprakları görüyor musun?
Oysa bir zamanlar bu yapraklar
Dallarında ahenkle dans ediyordu...
Şimdi ise
Yerlerde sürünüyorlar
Hüznün ve acının oyuncağı olmuşlar...
Bastığın yerlere bak sevgili
Yaprakların can çekişini duyacaksın
Nasıl da acıyla kıvranıyorlar.
Adeta savunmasız bir çocuk gibi...
Şu çınar ağacına baksana sevgili
Herkes imrenerek bakıyordu ona
Onurlu bir duruşu vardı.
Bir zamanlar
Yapraklarıyla bütünleşmişti
Şimdi ise
Nasıl da çırılçıplak duruyor ayazda
Sanki yaşamıyor bu hayatta...
Yaşam damarı kurumuş gibi...
Yüreğime bak sevgili
Hayatın yorgun izlerini göreceksin
Bu yüreğin yaşam sevincini çaldılar
Ruhuma acıları enjekte ettiler
Yaşamak mı yoksa ölmek mi
Diye sorsan bana?
Yaşam ve ölüm arasındaki
İnce çizgiyi anlatmanı isterim...
