CANIM BOSNA’M
Bilirim bambaşkaydın bir zamanlar
Rüzgârların saadet solurdu ufuklarına
Cıvıl cıvıl kuşlarla neşe saçardı baharlar
Rengârenk kırlarına yemyeşil ormanlarına
/Solmaksızın
Her sabah tebessümle uyanırdı çocukların
Doyacak sofraları kalacak evleri vardı
Omuz omuza dizilen iplik iplik saflarının
Huzurla yaşadığı yüce bir dinleri vardı
/Doymaksızın.
İşittim ta derinden dedemin mehter sesini
Her sedası ruhumu okşar maziye götürür
Kalemimden, dilimden aşıramaz kimse seni
Tarihten gelen izler tüm benliğimle örtülür
/Kopmaksızın.
İkiz kardeşimsin sen aynı sancıyla doğduğum
Unutulman ne mümkün hasretinle yanıyorum
Hücre hücre kanımda kardeş kardeş soluduğum
Her an seni heceler her dem seni anıyorum
/Bıkmaksızın.
Seni seyrediyorum yüreğimin aynasından
Virane olmuş Sinan kokulu şaheserlerin
Karlı bakışlar yağar kapkaranlık bulutlardan
Birlik çağırır Tevhid sembolü minarelerin
/Susmaksızn.
Ayaklarımda kement Sana koştum yüreğimle
Kırılan misali kan ağlamış kutlu sevdan
Bir bütünün parçası değil miyim ben seninle
Kardeş özlemleriyle öptüm tertemiz alnından
/Kanmaksızın.
Feryadım alev alev yakar çılgın denizleri
Güllerin vurulurken umutların kundağında
Erir naylon kalplerin iğreti lüks merhameti
Fatih neslin şahadet imzalı sıcak bağrında
/Donmaksızın.
Kederle dinledim kan ve kahkaha korosundan
Göğsündeki merminin soğuk soğuk nefesini
Muâhat pınarları vefa fışkırır bağrımdan
Ab-ı hayat coşarım sularım has güllerimi
/Dinmeksizin
Bayramlarım öksüzdür benim düğünlerim yetim
Gülmeyi unutmuşken hasret yanan mahzun kalbim
Sımsıcak dualarda karıncalanan ellerim
“Harp nizamına sokar harflerimi” sencileyin
/Durmaksızın.
Işık hızıyla koşsam diyorum topraklarına
Düğüm düğüm kemendi kalbimdeki közle yaksam
Kardelenler misali çiçek olup karlarına
Ya seninle beraber açsam ya cennete uçsam
/Ölmeksizin.