AŞIĞIM SANA
Gülüşü yaralı sevdiğim benim
Kederi hüznü ardında miras bırakıp
Geçmişin körlüğünde bir kere daha gittin
Canım da bezdi artık sırasız acılardan
Yoruldu dün bu günü kovalamaktan
Nerdesin
Gittiğin günden beri umutlarım öksüz
Üşüyor duygularımın
Çehresi asık hayatın
Kaç yaz güneşi soldu bakışlarımda
Yaralı bulutların gözlerinden
Kaç gökyüzü düştü üstüme
Haberin var mı
Dudağının kıyısında bekleyen sözleri
Oyalayıp durma boşuna
Kime karşı bu suskunluk
Gecenin tenine dokun gözlerinle bir kere
Karanlığın yüzü gülsün
Renk gelsin gözlerime
Yalnızlığı hatırlatan ne varsa
Mutlu gülüşlerin mekânı olsun
Ne zaman sana varmak için yola çıksam
Yürüdüğüm yerlere
Gizli bir el düğüm atıyor
Başa ağrıyor telaşımdan günlerin
Çaresizlik yanına çağırıyor umudu
Yokla var arasında sıkışıp kalıyor ruhum
Susuyor rastlantının dili
Özlem yokuşlarında yorma gel beni
Keşkesi suskun bu aşkın biliyorum
Müşkülün dudağında yokluğun izi
Mahcup anıların gözü önünde
Bazen imtihanım en çok da sabrımsın
Çözülmeyecek düğüme bir düğüm de sen atma
Başka bir adı yok sensizliğin
Mazi yorgun yarın meçhul
Can yaralı yokluğunla
Başıboş hayaller dolaşır gün içinde
Gönül başka göz başka görür aşkı
Her ayrılık bir yürek yangınıdır unutma
Asık yüzlü cümleler kurma üşüyorum
Kes bu ayrılığın göbeğini ne olur
Bırakma yüzünün bir yanını oralarda
Her halinle gel bana
Yenile haydi hayata bakışını bir daha
Ötesini zamana bırak
Gönlümüzün yurdundan
Gel her derdi birlikte kovalım
Âşığım işte sana âşığım anlasana