MUTSUZLUK
Bakır güneş kırılmış bulutlar arasından
Serin yeleli bir yel akardı mor dağlardan
Çiçekli motifler serpiştirilmiş
çiçekler ormanına
Gözlerinin yaşıyla yollar yürüyorsun
acılar yüklenip kan ırmaklarından.
Karanlık düşler dökülür düşüncene
Sevgilinin gonca gülüşünden
Tutkuluydun hüzün ve özlemle
yar sevdasına
Üşüdüler dipsiz kuyularda.
Kuşlar en güzel şarkılarını söyledi
yeşillenmiş meyve yüklü ağaçlara.
Acıyın da su verin el değmemiş güllere
Yedi renge boyamış bahar bahçelerini
Gül dalında sevdalı
Rüzgâra vermiş ellerini.
Ne halden bilenler var
Ne derdini dinleyen
Bir mavzer namlusunda tüten
Çocuk sesin bir masalda kaldı,
ey dertli çoban.
Hülyalarının bir yerinden
ölüm girsin kapıdan içeri
Azrail çöksün göğsün üstüne
Örtün perdeleri kimse görmesin
Kanla yıkanmış elleri.
Dertlerin sığmazdı kabına
Özlemler büyüttün öfkeli
Kinle baktın seni çirkin gösteren aynalara
Ne ihanetler gördün.
Dost bildiklerin çileli günler yaşattı sana
Yok ettiler aydınlığını
Deştiler yaranı hiç acımadan.
Başak olup ekinlere
Arkadaş ol, al donlu gelinciklere
Ya da kar dağlarında kar olsaydın
Karışsaydın tozlu güneşlere. 26.05.2023
Editör: Nezihat Keret