ÖYKÜ
Giriş Tarihi : 24-04-2023 23:10

Kısıtlanan Özgürlükler

Yazan: Nevin Bahtışen -KISITLANAN ÖZGÜRLÜKLER

Kısıtlanan Özgürlükler

KISITLANAN ÖZGÜRLÜKLER 

Rüzgâr hızlanmaya başlamıştı, yapraklar hışır hışır ediyordu. İçi bir tuhaf olmuştu, tedirgin ve korkulu gözlerle etrafa bakındı; gizli bir çift göz sanki kendisini gözetliyordu, sanki görünmez bir el tutacak gibi hissediyordu, ama etrafta bir şey göremedi. Bahar rüzgârı, açmış bütün çiçeklerin kokusunu fütursuzca savuruyordu etrafa, mis gibi kokuyordu, rayihasına kapılmış bir şekilde yolunda devam ediyordu, parktan geçen kız.

Kesik kesik bir kaç nefes çekti elindeki poşetten, gözlerinin feri sönmüş yarı ölü gibiydi. Dengesini kaybetti, bir iki sarsak hareketle doğrulmayı başardı, ama avcının avını kaybetmesi gibi çaresizce bakındı, tinerci çocuk.

Parktaki çiçeklerin kokusuna, yanından henüz geçen kızın parfüm kokusu birbirine karışmış buram buram mis gibi kokular yayılmıştı. Yarı yarıya kendinden geçen delikanlı bunun farkında bile değildi. Kendini uyuşturacak kadar çektiği tinerin etkisinde, dünyadan bir haber, kendisinin bu alemden ne kadar soyutlandığının farkında bile değildi.

Beceriksizce uzattığı eliyle kızın saçlarından yakaladı, kız acıyla dönüp baktı, ölgün yarı kapalı gözlerle karşılaştı, mecalsizce sararmış hatta kahverengiye dönmüş dişleri ile sırıttı. Kız korkuyla bütün gücünü toplayarak imdat diye bağırdı! ayağının üstünde zor duran tinerci sendelediği an kızın saçları delikanlının elinden kurtuldu.

Bir ceylanın avcının elinden kurtulmuş ve kaçışı gibi parktan koşarak sokağa çıkmaya çalışıyordu. Bu park niye böyle karanlık, lambaya ne olmuştu? Zaman durmuştu sanki, niye aydınlığa çabucak çıkamıyordu, ağır çekim  içinde patinaj yapar gibiydi. Bu yarı insan, yarı yaratıktan kurtulabilecek miydi?

Kızın gözleri radar gibi etrafı taradı, kimsecikler yoktu, bu kadar insan kalabalığı nereye gitmişti?
Kız çığlık ata ata boş sokakta koşuyordu, delikanlı sanki sıradan hayatına devam ediyormuş gibi tiner poşetine burnunu batırmış, kendi alemine çoktan dalmıştı. 

Korkuya hapsolmuş kız, artık takip edilmediğinin farkında bile değildi. Kalp atışlarının gümbürtüsünden başka hiç bir şey duyamıyordu. İçine girdiği korku zaman tünelinin içinden çıkacağı anı bekliyordu, bu da ne kadar hızlı koşarsa öyle başarabileceğini düşünüyordu.


                                                                           

Truva Edebiyat Dergisi Truva Edebiyat Dergisi