ÖYKÜ
Giriş Tarihi : 27-08-2022 17:26   Güncelleme : 27-08-2022 17:33

Çocukluğum

Yazan: Merve Yurtsever - ÇOCUKLUĞUM

Çocukluğum

ÇOCUKLUĞUM

​​​​​​Orada bir yerlerde sıkışmış kalmış çocukluğum. Yalnızlığına sığınmış. Oynayamadığı oyunlar aklında kalmış. Alamadığı oyuncaklar, takamadığı tokalar, giyemediği kıyafetler etrafını sarmış. İzleyemediği filmler, dinleyemediği müzikler önünden akıp gitmiş. Sindirilmişliğin, hiçbir şeye hakkı olmayışının, bir çift söz söylemeyişinin ahvali üstünde asılı kalmış. 

Aynaya bakmanın suç oluşundan kendini göremez olmuş. Görülmemiş, hissedilmemiş, fark edilmemiş fakat orada bir yerlerde hep varmış.

Şimdilerde saklambaç oynuyor benimle. Arada bir başını uzatıyor saklandığı yerden. Ben buradayım diyerek göz kırpıyor bu günlerime.

O an koca bedenim çocuk ruhuma bürünüyor yeniden. Oluyor ya arada tutulup kalışlarım, konuşmak isteyip cümle kuramayışlarım. İşte bu yüzden dengesiz ruh hallerim. Bazen el titreyişlerim… İç çekişlerim… 

Sıyrılmak kolay olmuyor o anlardan. Akıp giden zamanda değişmeyen çocukluğuna el sallayabilmek hiç kolay olmuyor. Bir de yeni huy edinmiş kendine arada bir inadı tutuyor. İte kalka sokuyorum onu tekrar saklandığı karanlığa. Bazen hayatın akışını o kadar etkiliyor ki olmadık zamanda, hafızamın onlu bölümlerini çıkartmak istiyorum silebilmek mümkün olsa. 

Bir söz verdim bugün ona. Yine geldiği bir gün kızmayacağım, tutacağım elinden çocukluğumun. Alamadığı ne varsa, düşünmeden atacağım heybesine. Bütün gün oyun oynayacağım onunla.

Hatta bisiklet bile sürebiliriz birlikte. Sokaklar da sadece koşacağız el ele. Kahkahalar attırıp hiç durmadan konuşturacağım onu. Bol bol çikolata sıkıştıracağım ceplerine. Tüm hikâyelerini, hayallerini ilgiyle dinleyeceğim. Köfte ısmarlayacağım sevincine sevinç katsın diye.

Pişmesini beklerken ellerimizi yıkamak için girdiğimiz lavabonun aynasında uzun uzun seyredeceğim onu. Tatlı gülümseyişler eşliğinde, endişesiz, telaşsız, bahanesiz… Çıkışta yol üstünde ki değil özenle seçtiğim en güzel pastaneye gireceğiz. Bir de en büyük pastayı alacağım ona yolluk yapsın kendine. Ve artık uyuma vaktinin geldiğini anlatacağım ona. Bir bankta kucağıma oturtup tane tane sakince. İlerdeki parkı görüp iç çektiğini fark edince bir salıncağa konduracağım onu. Kaydırakta sıra bekleyeceğiz birlikte. Yorulana kadar onunlayım yine. Kalmayınca hiçbir küskünlüğü benimle, gülümseyişinin sıcaklığı saracak beni. Hissedeceğim doğru zaman olduğunu. Tekrar kucaklayıp tekrar anlatacağım gitme vaktinin geldiğini, sabırla. Çocuklar uyumalı sonuçta. Uyuyup büyümesi gerektiğine ikna edeceğim onu. Sımsıkı sarılacağız birbirimize, barışmanın huzuruyla. Güle oynaya uğurlayacağım bu kez. Sevinçle kaybolacak geçmişin sonsuzluğuna…

Arada eserde gelirse yine neşeyle bürünecek bugün ki var oluşuma. Bir söz verdim ona, o da bana…

Truva Edebiyat Dergisi Truva Edebiyat Dergisi