ÖYKÜ
Giriş Tarihi : 15-03-2024 01:54   Güncelleme : 19-03-2024 21:07

Bazen Masallar Değişir / Yadigar Uyar Özyapan

Yazan: Yadigar Uyar Özyapan -BAZEN MASALLAR DEĞİŞİR

Bazen Masallar Değişir / Yadigar Uyar Özyapan

BAZEN MASALLAR DEĞİŞİR

Arif, annesinin sesiyle uyandı; “Hadi kalk artık, öğlen oldu. Akşam yatmaz, sabah kalkmazsın.”

Yatağından fırladı; “Tamam geliyorum.”

Annesi devam etti; "Oğlum sabaha kadar dıngır dıngır çalıyorsun, yeter biraz derslerine çalış.”

Arif; “Anneciğim çalışıyorum zaten, o dıngır dediğin ise benim için çok önemli. İleride benimle gurur duyacaksınız” dedi, uzun saçlarını savurarak.

Annesine sarıldı; “Canım annem, Güzel Sanatlar Akademisi’nde okuyabilmem için gitar çalmak zorundayım, bu yaptığımda ders."

O sırada kapı çaldı; “Gel Neşe’ciğim, bak daha yeni kalktı seninki. Bi konuş kızım, biraz ara versin çalgı çengiye. Doğru dürüst babasıyla çalışsın. Emin bey artık işini devretmek istiyor.”

Neşe; “Aylin Teyze’ciğim, Arif duşakabin firmasında çalışmak istemiyor. Bırakın sevdiği işi yapsın. Yürümezse o zaman zaten babasıyla birlikte yürütür.”

Neşe gülerek mutfağa geçti; “Senin kulağını çekecekmişim” dedi.

Az sonra babası öğlen yemeği için eve gelince, “Allah, yandık.” dedi Arif.

“Yeni kalktın değil mi? Bana bak oğlum, bu işten sana hayır yok. Bak Neşe kızımıza. Gece gündüz, ders çalıştı. Doktor olacak yakında. Sen bu gitarın peşinde dolaşıyorsun hâlâ.”

Arif, bu söylenmelerden bıkmıştı. Bir ara Neşe'ye de gıcık olmuştu bu karşılaştırmalardan dolayı.

Babası Emin bey devam etti; “Ben sizi ağustos böceği ile karıncaya benzetiyorum. Kız çalışacak, sen çalgı mı çalacaksın. Nasıl geçineceksiniz?".

Arif; "Babacığım, ben de Güzel Sanatlar Fakültesi’ni bitiriyorum. Müziği sevdiğimi, bu dalda ilerlemek istediğimi biliyorsunuz." dedi, suratını asarak. Sonra birden; “Hem ağustos böceğine haksızlık etmeyin. Geçenlerde bir yazı okudum. O hikaye biraz değişti. 
Ağustos böceği 17 yıl toprak altında kalıyormuş. Yıllar sonra yaz  mevsiminde gün yüzü görüyormuş. O da, dört ay topu topu, bırakın da saz çalıp oynasın. Karınca kardeş, hem müziğini dinlesin, yardım eli uzatıversin. Ne olur ki?" dedi gülerek.

"Güzel annem, canım babam siz üzülmeyin hiç. Gitar kurs paramı çalışarak ödedim. Konservatuarı bitirip, Güzel Sanatlara girdim. Şimdi okulum da bitiyor. Bestelerim var ve bu bestelerimi isteyenlerde var. Benim müziğim de bir meslek“ deyince, annesi oğluna sarıldı.

Emin bey; “Eşşek sıpası. Gel bana da sarıl, doğru söylüyorsun." dedi.

Neşe bu güzel aileye sevgiyle bakınca Arif, Neşe’nin ellerini tutup; "Benim güzel karıncam. Bu tembel böcekle evlenir misin?".

Neşe; “Eveet! Tabii evlenirim. Sen bana şarkı söyleyip çalarsan." deyince, evin içinde mutlu kahkahalar yankılandı.

Hiçbir şey aynı kalmıyor. Gün geliyor masallarda değişiyor…

Truva Edebiyat Dergisi Truva Edebiyat Dergisi