YAĞMURLU ÇEŞMELERİ
Anılar dağarcığımızda hep bir köy çeşmesi var. Başında ne hikayeler:
Tatlı atışmalar yapıp
Şen kahkahalar attığımız,
Yaşanılan her anın hüznü.
Kaybettiğimiz değerleri yad ederken
Sevdiğimiz silüetler.
Su içtiğimiz,
Başında şarkılar söylediğimiz:
"Susadım çeşmeye varmaz olaydım!"
Hep hüzün var o çeşmenin
Her damlasında,
Her köşesinde.
Hatıralar canlanır her gördüğünde.
Ne sevda hikayeleri yaşandı ve bitti
O çeşme başında,
Tatlı bir buse,
Hüzünlü bir ayrılık.
Tadında hoş dost sohbetleri,
Yalağından su içen ineklerin
Çan sesleri,
Çeşme başında içilen çay bardağının
Kaşık sesleri,
Gürül gürül akan çeşmenin başında
Kurulan hayallere içilen sigaranı dumanı,
Suyun kalbe şifası...
Bir şiiri hak ediyor nostaljik
Yağmurlu köyünün çeşmeleri.
Görünce duygulandım.
Daldım maziye.
Hüznüm damladı gönül kalemimden
Anılar dehlizimden;
Çeşmenin başında su içerken,
Eskileri düşünürken.
Kulaklarımda kaybettiğim sevdiklerimin
Sesiyle...
Gel de hüzünlenme!