ŞİİR
Giriş Tarihi : 14-06-2025 01:19   Güncelleme : 14-06-2025 20:31

Uykusuz Kabus / Sami Çelik

Sami Çelik

Uykusuz Kabus / Sami Çelik

UYKUSUZ KABUS

Geceyi annemin eteğine serdim,
Zaman, yürüdü içimde, ayakları çıplak,
Ağladı toprak, sıktı dişlerini yıldızlar,
Anne kokusu gibi sindi yastığıma gökyüzü.

Annem, sen gittin ya!
Kırılıyor rüyalarımda zeytin dalları,
Şimdi duvar saatinin sesinde saklanıyor
Karanfil kokulu sesin.
Kulağıma dayadığım zamanda 
Ninnilerini arıyorum.

Dağ gibiydi önce babam, 
Üstü hep kar, dili hep rüzgârdı. 
O dağ şimdi;
Bir çocuğun elinden düşürdüğü camdan oyuncak,
Sızıyor, her yerinden acı,
Her yerinden kırık dökük bir dua.

Uykusuz gözlerim.
Sayıyorum yıldızları iki gecedir; 
Eksik çıkıyor her seferinde, nafile,
Biri sensin annem!..
Diğeri babamın ağrıları!

Doktorun dudaklarından dökülen kelimeler;
Bir mezar taşına yazılmış sanki
Sert, soğuk, kaçınılmaz...
Ben ise;
Kefen gibi sarılıyorum dualara, 
"Gitmez, değil mi?" 
Soruyorum kapalı bir kapıya,
İçimde yankılanan bir boşluk oluyor cevabı.

Babamın alnına gökyüzü sürüyorum annem!
Dudaklarımdan cennet dökülüyor. 
Her "ovşala" dediğinde; 
Çocuk oluyorum tekrar tekrar.
Şimdi bitmek üzere sanki oyun annem!
Kalmadı sığınacak kimsem...

Yakalanınca saklambaçta, 
Senin dizine kaçardım hep.
Dünya kovalamıyor şimdi,
Kendi gölgemden saklanıyorum. Senin sesinle avutuyorum kendimi annem!

Korkuyorum!
Bu sessizlik çok benziyor vedaya annem! 
Giderse babam da eğer,
Artık ben;
Taşın altında çiçek açan bir unutulmuşluk,
Çığlıklarımın susturulmuş gölgesi olurum. 
Senin dizin yok annem!
Düşerse babamın eli de 
Nereye yaslanırım ben?

***

TRUVA YAYIN GRUBU YOUTUBE  KANALIMIZA ABONE OLMAYI UNUTMAYIN...

Logoya tıklayıp Youtube kanalımızı ziyaret edebilir, abone olabilirsiniz

Editör: Suna Türkmen Güngör

Truva Edebiyat Dergisi Truva Edebiyat Dergisi