SÖYLEŞİ
Giriş Tarihi : 07-05-2023 13:48   Güncelleme : 07-05-2023 17:08

İçini Dolduruyoruz / Nisa Nur Kıztanır

Yazan: Nisa Nur Kıztanır -İÇİNİ DOLDURUYORUZ

İçini Dolduruyoruz / Nisa Nur Kıztanır

İÇİNİ DOLDURUYORUZ 
                                                            Güven
Her insanın içinde ufak da olsa güven kırıntısı vardır. Kimseye güvenmiyorum diyen insan bile içten içe birilerine karşı o içindeki güven duygusunun kapılarını açmıştır. Nereden biliyorum peki bunu? Kendimi örnek vereyim. Ben kimseye güvenmemem gerektiğini, insanların göründükleri gibi iyi olmadıklarını yüzlerce kez anlattım kendime. Ama hayat ya bu, hayal bile edemediğim yerlere geliyorum ve bir bakmışım birilerine güven kapılarını açmışım isteğim dışında. Ve düşündüm, sordum kendime. Neden böyle oluyor? Neden korkuyoruz güvenmekten? Cevap bulabildim. Şimdi size bunu anlatacağım.

Bir roman yazdığınızı düşünün. Kuraldır ya giriş, gelişme, sonuç şeklinde oluşturmak zorundasınız romanınızı. Girişte tanıttın karakterlerini. İsimleri, yaşları, huyları...

Bahsettin başlangıçtaki olaylardan. Gelişme kısmına geldin. Olayları ilerlettin. Karakterler arasında ilişki kurdun. Okuyucuda sorular, meraklar oluşturdun. Bir kapı açıldı sonra. Sonuca gidebileceğin bir geçit misali. Geçtin geçitten ve ulaştın sonuca. Sorulara cevap verdin. Giderdin merakları. Olay iyi ve kötü bir sonuca bağlandı ise kapattın kapıları.

Sonlandırdın romanı. Ama o kapı kapanana kadar, o roman sonlanana kadar birçok olay yaşandı. Hem sen hem okuyucular sabretti. İki tarafta pes etmedi. Güvenmek de böyle işte.

Tanışıyorsun biriyle/birileriyle. Öğreniyorsun ismini, yaşını, huylarını. Sonra tanışmanın üst aşaması olarak yemek yiyorsun, sohbet ediyorsun kısaca vakit geçiriyorsun. Sen fark etmesen de bir kapı açılıyor sana. Fark etmeden o kapıdan da geçiyorsun ve vakit geçirip huylarını, hareketlerini öğrendiğin kişiyle/ kişilerle yollarını birleştirebilirsin de ayırabilirsin de. Sana kalmış ama iyi veya kötü o kapıyı kapatırsın. Dediğim gibi iki tarafta pes etmez. Sabreder, sonucu bekler. Sonra karar verir.

Direkt güvenmeyeceğim demek, hayatın karşınıza çıkaracağı insanları ve o insanlardan size doğacak imkânları elinizin tersiyle itmek demek. Ve bu da hem size hem de karşınızdakine zarar getirmekten başka hiçbir şey getirmez. Sonuçta herkes bir şansı hak eder. Nasıl? Bence güven kelimesi şu an daha az korkutucu. Şimdi de sizi içini doldurduğumuz bu kelime üstüne düşünmek için yalnız bırakıyorum. Çünkü biliyorum ki güven kelimesi de yalnızlık kelimesi gibi sizde yerini bulacak.

Truva Edebiyat Dergisi Truva Edebiyat Dergisi