HÜZÜNLERİN ÜSTÜNE
Saat 06.20, pansiyonda nöbetteyim yine.
Uyanmışım nihayet en derin uykulardan,
Gece kavuşmuş beklediği sabaha.
Güneş bir buse konduracak birazdan yanaklarıma,
Bilgisayarda Barış Manço
"Alla beni, pulla beni"
"Saçlarına yıldızlardan taç yapayım yar,"
"Gönlüm senden birşey ister, nasıl desem yar,
Alla beni pulla beni al koynuna yar,
Gözüm senden başkasını görmez yar!"
Yeni gün, yeni umutlara gebe.
Kahvaltımı yaparken dalıyorum maziye,
Gençliğim geliyor aklıma.
Uzun yorgunlukların
Söyleyemediklerim var arka bahçemde,
Bir nur yüzlü güzel.
Sevgiyle büyütmüştüm hani,
Gonca güller açardı her gördüğümde gönül gülistanımda
Karanfiller, nergisler...
Maviler giydirirdim gülüşlerine.
Can suyum,
Hüznüm,
Yağmur yüreklim,
Eylül gibiydi,
Çekip gitti gönlümden.
Yılların, ak sakallı zamanların ayak izleri var yüzümde.
Gökteki ay gibiyim
Yıldızsız , kimsesiz...
Yalnızım,
Hatta yalnız bile değilim!
Dualar örtüyorum seccademin üstüne.
Mavi boncuklu bir çocuk
Yüreğini koyuyor avuçlarıma.
Yıldızlar kovalıyor arsız zamanı,
Umut yağıyor gökten
Hüzünlerin üstüne.