HİCRAN
Karanlık bir gölge, kara bir köşede,
Bir bergüzar gibi geçmeyen türküsün dilde.
Gönül, yükseklerde bir dağ tepesinde,
Açar yedi veren güller, umulmadık yerlerde.
Karadan başka bir rengin yok mu, söyle?
Ah gönül dağım, ah hicranım!
Bahar bakışlı dağ çiçeğim.
Bıraksam, kuruyacak bütün dallarım,
Unutulmayan dünlerim, yarım yanlarım, hüzün yanığım.
O mağrur kavuşmalar, o bitmeyen gurbette kaldı;
Suskun dilin, yüreği yorgun şimdi.
Denizler duruldu, yangınlar közde.
Bütün gölgelerin eteğinde vardır elbet umutlar.
Şimdi...
Susmaksa, susuyorum; sustukça her dem boğulsun hicranda.