ADINI MERT KOYDUM
İhanet kelimesini bilmezdim çocukken
Toz pembe idi hayat o zamanlar bize
Yollar toz toprak bir de bayır dik yokuşken
Vız gelirdi koşmak artık bükülmeyen dize
Saf temiz yüreklerde kurduk hep dost bağlarını
Bilemezdik ki farklı örecek kader bize ağlarını
Taaa o çocukluktan beri gelirdik hep göz göze
Orta, lisede bile beraber yaşadık okul çağlarını
Derken okul bitti askerlik Faslı ile gözler yaşlı
İki yıl bir yüzükle hasreti bitirip erdik vuslata
Kutu gibi küçük şirin bir evde dışı renkli taşlı
Yuvamıza renk kattı can parçam puslu havada
Dürüst adam olsun diye adını Mert koydum.
Kıyamazdım meyveleri hep elimle soydum
Her gördüğüm rüyada hep kaybolurdu mert
Ben her seferinde o rüyalarımı hayra yordum
On sekiz sene baba oğul omuz omuza kaldık
Bazen denizinin dibinde tatlı yarışlara daldık
Bazen bir şarkıyı bile tekrar tekrar başa sardık
Maç merakına bile hep Son dakika bilet aldık
Bir gün dedi baba ehliyet alayım yazdır beni
Tamam dedim bu sınavı geç araban hazır
Ben dedi mahcup eder miyim babacığım seni
Nereden bilirdim rüyamdaki işaret denize nazır
Doğum gününe denk geldi ona aldığım hediye
Bilirdim kıyamazdı can parçam gördüğü kediye
Çarpmamak için kırınca direksiyonu o anda
Uçmuş denize Duyunca döndüm birden deliye
Dürüst adam olsun diye adını mert koydum
Kıyamazdım meyveleri hep elimle soydum
Her gördüğüm rüyada hep kaybolurdu Mert
Ben her seferinde o rüyalarımı hayra yordum
Evlat acısı çekmeyen demesin benimki de dert
Ruhu hep şad olsun diye adını Mert koydum