Kabul Günleri

Hilmi Yavuz

13-12-2022 21:30

Advert

Taşrada bürokrat eşlerinin ‘kabul günleri’ olurdu. Annem, ilçede devleti temsil eden kaymakam eşi olduğu için, ‘kabul günleri’ni düzenleme işi ona aitti. ‘Müdeiumumîninki’nin  ay’ın ilk pazartesi günü olacaktı; ‘doktorunki’ninse ay’ın son pazartesi. ‘Hakiminki’nin ya da ‘malmüdürününki’ninse, ayı’ın ikici ve üçüncü pazartesileri olacaktı. Annem kendi kabul gününü ise her ayın 15’i olarak belirlemişti. 15’i şayet pazartesine, ‘hakiminki’ne tesadüf ediyorsa, o ay ‘kabul günü’ düzenlememe ayrıcalığına sahipti;- ‘kaymakamınki’ydi o çünkü…

Bürokrat eşleri, belki de anlaşılabilir nedenlerle, birbirlerine eşlerinin görevleriyle atıfta bulunuyorlardı.Bu nedenle, kadın eşlerin ‘adları yok’tu! Annemin bir keresinde Orhangazi’deydik, babama, Dr: Selim Bilginer’in, Bilginer Hükûmet Tabibi’ydi, eşinden ‘Memnune hanım’ diye söz ettiğinde, hepimiz şaşırmış, ‘Memnune Hanım’ diye kimden söz ettiğini öğrenmek istemiştik: Evde hep ‘doktorunki’ deniliyordu çünkü…

Annemin ‘Kabul Günü’, Orhangazi’de misafir odasında değil, salonda yapılırdı. Annemin yardımcısı, benim de dadım’dı, Fazilet abla’yla birlikte , konuklara sunacakları kurabiyeleri hazırlarlardı. Mutfak salona göre bir alt kattaydı Orhangazi’deki Tozkoparan’ın evi’nde [Kaymakam Evi ].Fazilet dadı, bir ayağı aksak, bir gözü şehlâydı, çocuk Hilmi’ye göre Dünya’nın en iyi kadınıydı; Hilmi, çok ama çok sonraları bu ‘iyi’ sıfatına, ‘yücegönüllü’lüğü, ‘şefkatli ve sınırsız özveriliği’ ekleyecekti. Biga’dayken, ben iki yaşında olmalıydım, Hükûmet konağı’nın önünde, babamın, Jandarma komutanı ile çekilmiş fotoğrafında, ben ortada, ikisinin elini tutmuşken, arkada Fazilet dadım görünür;- elinde bir yemek kabı, bir tas vardır. Büyük olasılıkla, beni evden babama götürmüştür o gün  ve o kap’ta bana yemek getirmiş olmalıdır. Fotoğraf, ne zaman baksam, beni hem güldürür, hem de acındırır.    Sivil ve asker iki temsilcisiyle  tek parti devleti  bütün , deyiş yerindeyse haşmetiyle önde, bir küçük çocuğun elini tutmuşken, arkada, baş örtülü, orta yaşlı ,halktan bir kadın, elinde, keşkül-i fukara misali bir tasla, gülümseyerek, öylece durmaktadır.

Kabul günü için annemin, ona özgü tatlı ve kurabiye çeşitleri vardı. Örneğin, gül tatlısı!  Gül biçiminde, demirden yapılmış yatay  bir kalıbı, ona dikey olarak eklenmiş, yine demirden bir çubukla, bir büyük tepsinin  içindeki hamura batırarak çıkardığı parçayı, bu kez bir tavadaki kızgın tereyağına batırır ve çok kısa bir süre yağda kızarttıktan sonra çıkarırdı. Çok ince ve çıtır gül biçimli tatlıları, üzerine toz şeker ekerek servis ederdi. 

Fazilet dadının, mutfaktan yukarıya, salona merdivenlere trabzanlara tutuna tutuna inip çıkarak getirdiği çaylar, ya da yine aşağıda, mangalda  köpürterek, kallavî fincanlara boca edip  salona taşıdığı, kahve değirmeninde yeni çekilmiş kahveler içilir, borulu gramofonda, özellikle Safiye’nin [Ayla], Hamiyet’in [Yüceses] şarkıları dinlenir; filtresi kırmızı ‘Gelincik’ sigaraları – ki, salonda, büyük tablanın üzerindeki kutuya, önceden birkaç paket açılıp özenle yerleştirilmiştir, Fazilet dadının koşup çektiği inhisarlar kibritiyle yakılırdı. Modadan, İstanbul’dan ve savaş yıllarıydı, Alman işgali korkusundan söz edilirdi. Eşlerinin, Halkevi’ndeki radyodan duyduklarını yinelerlerdi birbirlerine.

Kabul günleri için, giyimlerine  sanki bir törene katılacaklarmış gibi özen göstererek  giyindiklerine tanık olmuştum: Annem, Fazilet dadı’ya, neredeyse bir hafta önceden sadakorlarını, jorjetlerini, emprimelerini çıkarttırır, bileziklerini, yüzüklerini, küpelerini, hepsini ayna önünde dener, hangisinin yakıştığını ona sorardı. 

Nasıl da yakışırdı ona her şey. Ama bana sormazdı ki!

DİĞER YAZILARI Çeviri Şiirler Kaynakçası: Hangi Şiir Kimin?  01-01-1970 03:00 Dinî Bayramların Ruhaniyeti Niçin Yok Oldu? 01-01-1970 03:00 Safa Önal: Hatıra, Şairdir! 01-01-1970 03:00 Yalan Üzerine Bir Deneme 01-01-1970 03:00 Sofra ve İktidar 01-01-1970 03:00 Sigara Nostaljisi Üzerine Notlar 01-01-1970 03:00 Missouri Geldi! 01-01-1970 03:00 Para Üzerine bir Deneme 01-01-1970 03:00 1950 Kuşağı Üzerine Notlar 01-01-1970 03:00 Canım Kardeşim Oruç Aruoba İçin 01-01-1970 03:00 İnsanoğlu güvende mi?  01-01-1970 03:00 Anketler ve İdeoloji 01-01-1970 03:00 ‘İstanbul Beyefendisi’ 01-01-1970 03:00 Fethi Naci’yi Anmak 01-01-1970 03:00 Çocukluğumun Ramazanları 01-01-1970 03:00 Sivil Toplum Üzerine 01-01-1970 03:00 Asrîleşme İkonları 01-01-1970 03:00 ‘Vicdan, Mülkün Temelidir’ 01-01-1970 03:00 Kıskançlığın Soykütüğü 01-01-1970 03:00 Sorulmaması Gereken Sorular 01-01-1970 03:00 Bursa’da Ben: Çocuk Narkissos ve Yaşlı Dionysos 01-01-1970 03:00 ‘Filozoflar ve Eşekler’ Üzerine Bir Deneme 01-01-1970 03:00 Cemal Süreya 01-01-1970 03:00 Baba düzyazıdır; anne şiir! 01-01-1970 03:00 İşkence ve İşkencenin Tarihi Üzerine 01-01-1970 03:00 Okuma Takıntısı 01-01-1970 03:00 Fragmanlar 01-01-1970 03:00 Yaz İkindileri 01-01-1970 03:00 Haziran! Ayların En Zalimi! 01-01-1970 03:00 Eski Telefon Anıları 01-01-1970 03:00 Felsefe ve Şiir İlişkisi Üzerine Notlar 01-01-1970 03:00 ‘Ah güzdür, güzdür o bulanık defter!’ 01-01-1970 03:00