SÖYLEŞİ
Giriş Tarihi : 08-06-2024 20:16

Bugün Benim Doğum Günün / Mehmet Sakarya

Yazan: Mehmet Sakarya -BUGÜN BENİM DOĞUM GÜNÜM

Bugün Benim Doğum Günün / Mehmet Sakarya

BUGÜN BENİM DOĞUM GÜNÜM

Bugün benim doğum günüm,
Daha doğrusu doğum günüm imiş..
Ta ötelerden dünyanın bir ucundan
Çok sevdiğim birisi bir dost,
Gecenin geç saatinde hatırlattı,
Ve bütün içtenliği ile kutladı…

Vay be 
Ne hayatmış be mübarek,
Çarkı o kadar hızlı ve dengesiz dönüyor ki
Yetişen varsa/ bende yanıp kül olayım…
Zaten yanıyoruz da
İşte sözün gelişi…
Anlayacağın üç çeyreğini devirmişiz 
Meğer ömrün…
Yüze bir çeyrek var ha gayret diyor da 
Deli gönül,
Lakin yol tükenmiş,
Ümitler suya düşmüş bir bir…
Bizde hâlâ boş hayallerin peşinde,
Bir umut meşalesi yapmışız…
Son demine gelmiş ışığı
Söndü sönecek hayat meşalesinin,
Hangi durak tamam diyecek…

Yok kardeşim, yok,
Bu yolun sonu,
Akibet ötelerin iç yüzü…
Ya gizemli gerçek ve mutlu bir serüven,
Ya da
Ne bileyim/ öyle derler anlarsın işte…
Şunu da unutmadan söyleyeyim,
Her minvalde dile getiririm...

İki türlü yaşım var benim,
Biri ana yaşım/ biri hayat yaşım…
Ana yaşım malum
Yüz"ün üç çeyreği,
Hayat yaşıma her zaman 
Bir yüz daha eklerim,
Hep hatırlatır yüzümdeki çizgilerim…

Ben yaşadığım her günü katlayarak
Çizerim ömür defterimin
Çile sayfalarına…
Can yanar kor olur
Yürek yanar köz olur...

Bu gün benim doğum günüm imiş,
Unutmuşuz işte hayatın can yakıcı
Dikenli yollarında,
Hatırlatan dosta selam olsun...

Duygulandık hani biraz,
Vay be usta,
Yine de hayat güzel…
Güzel de,
Ödüllü arsızlar can yakıcılar 
Zehir ediyor işte…
Şu duygu selinde,
Boğulup gideceğim bir gün yeminle...

Hayatı seyretmek istemişim hep
İçinde çile rüzgârının sürüklediği ben,
Neresindeyim bilinmez…

Sen hiç aşık oldun mu diye sorar 
Kimi zaman bazı dostlar..?
Biraz zor soru da,
Yine de cevap verelim..
Biraz dokunacak ruhsuz soyu kuruyası,
Melek görünümlü şeytanlara…
Biz aşığız doğruluğa insanlığa 
Hakk’ın yarattığı her güzel şeye,
Ve onun güzel yürekli kullarına…
Lakin,
Şimdi her yer tuzak her yer alçak…
Neyine güveneyim dünya..?
Her taraf yalan her taraf riya…
Şapkadan tavşan çıkarır kimi
Kimi yok eder cebindekini,
Çok çetindir zalimin kini…
Dostluğu kim bilir kimlere...

İşte böyle hayat,
Mevzu geldi nerelere…
Bu gün benim doğum günüm,
İçim biraz buruk biraz mahzun,
Yaş üç çeyreği yüzün…
İşte böyle hayat,
Sende çok uslu değilsin hani…
Her şeye rağmen iyi doğmuşum,
Yol dikenli olsa da…
Yaşamaya çalışıyoruz bir nefeslik,
Çile rüzgârının kara yelinde…
Geçti ömür bir su misali,
Mutluluklar sahte,
Her taraf gam kasavet hüzün, 
Yalanım varsa çıksın iki gözüm…
Ben şu dünyayı hiç benimsemedim
Bir sırrı varsa çözen gelsin,
Ben çözemedim, yemin olsun…

Gün gelir güzel insanlara hediye,
Diye sunarım…
Yine de heybemde bir kaç tatlı,
Selam bulunsun…
Alemi dar ağacına çevirenlerin
Ciğeri yansın kül olsun,
Ömrü kalbi kurusun..
Bugün benim doğum günüm,
İçimde biraz hüsran yüreğimde biraz hüzün…
Kim söylerse bana, sen de doğru değilsin,
Eğilip şapkamı önüme koyar,
Şöyle biraz düşünürüm…
Doğru söze ne laf gerek,
Biraz şu densiz dilimize küselim…
Her doğru söz, gereksiz her yerde...

İçim yanar kalbim kanar ara ara,
Tarumar olur özüm,
Geçmişte kırdıysak eşi dostu,
Şimdiden özür dileriz iki gözüm…

     

Truva Edebiyat Dergisi Truva Edebiyat Dergisi