BİR ŞEHİR YALNIZLIĞI
İnce bir şehir hastalığıdır bu
Pencereler ardından
İnsana kırları özletir
Binalara manto giydirir de
Lapa lapa yağan karları özletir
Çok katlı binalarda
Kederlerini katlayan
Ve bir birlerinden haberi olmadan yaşayan
Üst kat ve alt kat komşular yalnızlığıdır bu
Nazınıza katlanacak iyi insanları özletir
Ve hatta
Şiirlere şarkılara yüklenmiş
Sahte bir yağmur sevgisidir bu
Çantada şemsiye ile gezdirir de
Zift bulaşığı caddelerde toprak kokusunu özletir
Buğdayı görmeden ve başağa el sürmeden
Sıcak ekmek kokusunu ballandıra ballandıra
anlatma çaresizliğidir bu
Çiçeği görmeden balı ineği görmeden sütü özletir
Velhasıl
Komşunun duvarından sızan
Müzik sesinden dahi rahatsız olup
Sonra kalabalık konserlerde
Yüksek sesle
Müzik dinleme garabetidir bu
Aslında özgürlük adı altında geberesi bir yalnızlığı yaşarken
Kalabalık caddelerde insanlarla yürümeyi özletir
Sözün özü
Ağacına hasret meyvelerin
Hırsızlardan korkan kepenklerin şehirleridir buralar
Yedi kat yabancılaştırır da insanı
İnsana insanı özletir