KİTAP ANALİZİ
Giriş Tarihi : 11-01-2023 18:32

Bir Kitap: Yerli Yersiz Cümleler / Nazan Bekiroğlu

Yazan: Gülsüm Berk -BİR KİTAP: YERLİ YERSİZ CÜMLELER / NAZAN BEKİROĞLU 

Bir Kitap: Yerli Yersiz Cümleler / Nazan Bekiroğlu

BİR KİTAP: YERLİ YERSİZ CÜMLELER / NAZAN BEKİROĞLU 

​​​​​Nazan Bekiroğlu kitaplarını okumamıştım. 
Kitabı tesadüfen kitapçıda sayfalarına göz atarken keşfettim.O an karşıma çıkan cümleler ile sevmiştim.O an alamasam da daha sonra aldığım da da uzun zaman okunacaklar da bekledi beni.

Sınav süresince çok şanslı ki bir kpss sınavı bir güvenlik sınavı, bir atış, ve bir de vize ve final sınavlarına dahil oldu gezdi benimle... Çok şanslı ki sahil kenarında bile dolaştı. Memlekete gidip kara kış bile yaşadı benimle.

Kitaba dair ve bu kadar yanımda oluş sebebi bir roman olmaması. Kimseyi yakalama derdimiz, kime ne olmuş kaygımız yoktu.

Ben her şiir kitabı okuduğumda bazen sayfayı rastgele açar şiirler ısmarlarım kendime. (Bunu yapanın tek ben olmadığımı biliyorum) O anlık o kadar denk gelir ki sanki dersin derdime  biçilmiş kaftan...
Bu kitabım da da bunu yaşadım. Üzüldüm rastgele bir sayfa açtım karşıma çıkan cümle ile gülümsedim.

Bir roman değil. Şiir kitabı hiç değil. Adı üstünde "Yerli Yersiz Cümleler."
Sağda solda kalmış yayımlanmamış cümlelerden oluşmuş.Dizayn olarak olurken yormuyor, konular birbirine bağlı. Normalde sıralı okudum. Bittikten sonra not ettiklerim ile beraber evde ortalarda kalması gerektiğine inandığım için oturma odamda masamda durmalı. Aklıma esince bir cümle alayım içinden diye.

Nazan Hanım'ın ön söz kısmından devam etmek istiyorum.
İçlerinde nerede,bne zaman, nasıl yazdığımı bugün gibi hatırladıklarım vardı, avucunun içine mıh gibi çakılmış olanlar.Ve hiç de hatırlamadıklarım. Bana oyke karanlık geldiler ki.Bunları ben mi yazmışım, sahi, ne zaman?
Şu cümleye yüreğimi bıraktım.On sekizimde yazdığım şiirleri okuyunca gülme krizine girdiğim gibi.
İnsan büyüdükçe duyguları da mı büyüyordu? Yoksa saf yanımız mı küçücük gözüküyordu gözümüze bilemedim?

Dönüp bir an bakıyorum geriye.Hayret, taş kesilmemişim.

Ne kadar da derin bir cümle değil mi?
Yaşadığımız onca şeye rağmen hâlâ etten kemikten kalabilmisiz. Fakat Nazan Hanım kaleme almayı unutmuş sanırım ya kalp?

Yaşadıklarımız sayesinde kalbimiz taş kesilmiyor mu? İnancımız yitince her bir insanın diğerine verdiği zarardan sonra duygular taşlaşıyor ruhani alemimiz dökme mermer kalıplar çıkartır.

"Yazma eyleminin kendisi de güzeldir.Hatt-ı  desti.Ruhun semasını verir"

"Yazı, kalpten çıkan ve bilek üzerinde ikiye ayrılan bir damarın taşıyabileceği kadar ruhtur.Yazının daha okunmadan evvel kimliği, dokunulabilir bir yanı ve söyleyecekleri vardır."

Bu konuda yazı yazmayı çok seven ben bazen yazdığına ne kadar anlam katarsan kat okuyanın kapasitesi kadarsın diye düşünüyorum.

"Böyle bir zamanda eğer ölünmezse ağlamaya da hak kalmazdı."
Tarlada izi olmayanın harmanda yüzü olmazmış misalince. Peki ya ölünce nasıl ağlayacaktık?

"Hayat beyaz ile siyah arasında açılmış bir parantez, beyaz yolun. "

O kadar güzel cümleler var ki yazsam kitabın tamamını yazmak geçiyor içimden.
Uzun zaman sonra yazılan bir inceleme olduğundan kusurlarımı bağışlamayın! Beni kusurlarımla kabul edin.
Kitapla ve sevgiyle kalın...

Truva Edebiyat Dergisi Truva Edebiyat Dergisi