BİR EYLÜL AREFESİ
Sokaklarda kendine has şiveleriyle Afyonlu, Niğdeli patatesçilerin sesleri duyulur.
Cam korkuluklarında, balkonlarda biber kurusu; kavanozlar alınır, turşular kurulur.
Anız sarısına dönüp gider kırların, ağaçların rengi.
İçten içe hüzünlendirir, yavaş yavaş sarıya çalan renklerin ahengi.
Belli ki gelen eylüldür.
Belli ki gelen eylüldür!
Başka başka yüzler görünür sokaklarda, gözleri binalara bakan.
Belki ilk kez geldiği şehre oğlunu, kızını koyup; gidecek olan insanlar.
İçim burkulur kimi ev kimi yurt, kimi gece kalacak otel arar.
Kıyamam kim bilir kaç ev baktı?
Kaç hesap yaptı, sabahtan akşama kadar.
Bazı dükkânlarda bir başka kalabalık olur.
Kimi defter, kalem, kimi pantolon, gömlek alır.
Olan da olduğu kadar...
Olmayının ki önümüzdeki aya kalır.
Çocuğunun sevincine karışır, babanın yüzü...
İç çekerim.
Ah eski esnaflar olsa!
Kart bilmez, para sormaz.
Bulup bulup veresi, görüp görüp kaçası verir.
Ah ne zaman ki bu tatlı ve hüzünlü telaşlar başlar, bilirim ki eylül gelir.
Ah eylül!..
Sadece şiir değilsin; benim için şairlerin kaleminde.
Sevincinde başka, senin eleminde.
Editör: Nevin Bahtışen