ÖMÜR
Ahir zaman denen günlere kaldık,
Sabahtan akşama bitiyor ömür.
Ağlamak yerine, inatla güldük,
Gelmiyor geriye, yitiyor ömür.
Dolu dizgin gider, durdan anlamaz,
Koşturur ardından, vurdan anlamaz,
Kesilir biletin, turdan anlamaz,
Doluyor miadın, itiyor ömür.
Hazan vurmuş yaprak gibi düşüyor,
Çağırır toprağın, tenin üşüyor,
Azrail ölümle mezar eşiyor,
Ecele canını satıyor ömür.
Genciz dedik daha, aktık su gibi,
Gidenin ardından, baktık su gibi,
Kalmadı nurumuz, döktük su gibi,
Kızıp, kaşlarını çatıyor ömür.
Nefis, çelme takar düşelim diye,
Yanıp ateşlerde pişelim diye,
Uyup da şeytana şaşalım diye,
Dününe, gününe yetiyor ömür.
Dağlar kızı uyan, düşme gaflete,
Kırarlar kalemin, koşma gaflete,
Dürülür defterin, coşma gaflete,
İsmini, cismini yutuyor ömür.