MANZUME
Giriş Tarihi : 12-01-2024 17:02

Nereye Yolculuk? / Yılmaz Pirinççi

Yılmaz Pirinçci -NEREYE YOLCULUK?

Nereye Yolculuk? / Yılmaz Pirinççi

NEREYE YOLCULUK?

Kaç kez öksürdü üst üste bilmiyordu. 
Bir an kesilecek gibi oldu nefesi. 
Oturdu masasının önündeki koltuğa. 
Derin bir nefes aldı. 
Sonra bir yudum daha çekti içine artık yarıya gelmiş sigarasından.

Ellerindeki damarlara baktı bir an. 
İyice sertleşmiş avuçlarına. 
Aylar önce kopan tırnağı neredeyse gelmişti yerine. 
Gülümsedi.

Bir gün daha geçti. 
Aramamıştı yine kimseler. 
Birkaç dostun dışında "Nasılsın?" diyen olmamıştı. 
Olsun. 
İyiydi ya. 
Ne olacak aramasa kimseler.

Yağmur, çamur, kar , boran. 
Mazot ve yağ kokusu. 
Ses geçirmez gürültüler arasında bir ömür. 
Ve bu ömür törpüsü hayatın içinde hiç olmayacak zamanlarda yüreğini yakan sevdalar. 
Beter ol dedi kendi kendine. 
Beter ol emi. 
Sonra yine gülümsedi. 
Sen bile acımadıysan kendine
Kim, niye acısın ki.

Serserim dediği ufaklık geldi gözlerinin önüne. 
Dede diyen sesiyle açtı sanki birden gözlerini
Şimdi ışıl ışıl yıldızlar parlıyordu bakışlarında.
Artık sonuna gelmiş sigarasından bir nefes daha çekti içine. 
Sanki serserinin kokusunu çeker gibi 
Sonra yine daldı gözleri.

Sahi nereye gidiyordu ölenler. 
Bir daha hiç karşılaşmayacağın bir çift göz için bunca kahır değermiydi gerçekten. 
Sonu gelmeyen sorulardan sıkıldı. 
Bir şarkıdan sözler mırıldandı titreyen sesiyle. 
"Eski bir madende göçük gibiyim.
Kaldık işte" dedi. 
Toprağın altında değilsek bile
Hasretlere kaldık. 
Özlemlere kaldık. 
İki yakası bir araya gelmeyen sevdalara kaldık.

Bu saatten sonra hangi sevda ,seni ne yapsın be adam. 
Bak sen işine. 
Daha yapman gereken öyle çok şey var ki 
Daha ne gözyaşları değecek yüreğinin kanayan yarasına. 
Daha ne ahlarla inip kalkacak göğüs kafesin.
Daha kimbilir kimlerin ardından el sallayacaksın gözlerini içine döke döke. 
Boşalmaya yüz tutmuş sigara paketinden bir dal daha tuttu dudaklarına. 
Yaktı gecenin ateşini küfür küfür...

Truva Edebiyat Dergisi Truva Edebiyat Dergisi