MEKTUP
Giriş Tarihi : 02-08-2023 16:08   Güncelleme : 04-08-2023 17:13

Nefse Mektup / Ümmügülsüm Hasyıldırım

Yazan: Ümmügülsüm Hasyıldırım -NEFSE MEKTUP

Nefse Mektup / Ümmügülsüm Hasyıldırım

NEFSE MEKTUP

Ey beni benden alan; ey gönlüme taht kurup, esir eden; ey dünya nimetlerini tatlı gösterip, zehrini gizleyen; ey aklıma hükmedip, yoluma tuzaklar kuran; ey geçici hevesleri güzel gösterip, baki tatlara perde olan nefsim!

Bu mektubumu, seni ikaz etmek için yazıyorum. Önümüze kurulmuş darağacına seninle çıkıp, o zehirli baldan yemek istemiyorum. Yolumdan çekil, acıyı tatlı gösterme, zehri bal diye yutturma, düz yol dururken taşlı, dikenli, tuzaklarla dolu yola sokma, şeytanla bir olup, sağdan sağdan yaklaşma.

Namaz kılmak için niyetlendiğimde, gereksiz işleri aciliyeti varmış gibi gösterme. Olmadık şeyleri tam o an aklıma getirip beni oyalama. "Ezan şimdi okundu. Önce yemeğini koy, sonra kılarsın. İşini yarım bırakma, bitir öyle" diyerek namazı unutturma. Sadaka vereceğim zaman aklıma fitne sokma. "O sana neler neler yapmıştı, sen yine yardıma mı koşuyorsun; boşver, anlamaz ki" deme. Oruca niyetlendiğimde "Sen hastasın, fidyesini ver, geç. Bedenine zulmediyorsun. O sana emanet" diyerek kandırmaya çalışma.

Çünkü ben vicdanımla savaş halindeyim. Senin dünya nimetlerini gözüme gözüme sokmandan, aklımı çelip, eğlenceye teşvik etmenden, "Arkadaşına ayıp olmasın. Hadi bir kereden bir şey çıkmaz. Bir damla ne olacak" demenden, konu komşuya karşı mahçup göstermeden, "Amaan, kim görecek" safsatandan bıktım.

Kadim dostluklarım var benim. Güzel yürekli arkadaşlarım var. Bana hayırhahlık yapmayı vazife bilen Allah dostlarım var. Ama sen benim onlarla arama mesafe koymaya çalışıyorsun. Onlardan uzaklaştırmak için aklıma türlü fitneler sokuyorsun. Akıl almaz oyunlarından artık sıkıldım.

Sana hem çok kızgın hem çok kırgınım. Hakk Teala'nın bana verdiği güzel hasletlerimi tek tek yok etmek için var gücünle uğraşıyorsun. Şeytan denilen illaneyi kendine yoldaş etmiş, bana savaş açmışsın. Yüzüme şirin görünüp, ardımdan kuyumu kazıyorsun. Ayağıma çelme takmak için var gücünle fırsat kolluyorsun. Bu benim canımı çok sıkıyor.

Ey kör şeytanın yamağı! Kötülerin anası! Sen ve şeytan benim iki azılı düşmanımsınız. Sen olmaza hizmet ediyorsun. Heveslerin esiri olmuş, yolunu kaybetmişsin. Oysa helal daire keyfe kâfidir.

Bak işte sana bir fırsat. Eğer benimle kol kola girer, barış imzalarsan; emin ol helal dairede her türlü hazza nail olursun. Ben savaşmak değil, omuz omuza koşmak istiyorum. Seni rıza dairesine davet ediyorum. Doğru yolda son sürat ebedi menzile kanat çırpmak istiyorum.

Bu sana son ihtarım ya gelir benimle ebedi aleme, sonsuz yurduna kanat çırparsın ya da dost bildiğin ebedi cehennem ehli şeytanın maşası olursun.

Şimdi son hamle sende ya ileri ya geri. Tercih senin. Benim nihai ihtarım da bu mektubum olsun. Dönüşsüz yolun yolcusu olarak benimle misin, değil misin?

Sana son satırlarımı yazarken uyanmanı diliyor, yangınlara attığın benliğini kurtarmanı tavsiye ediyorum. O illaneden kaç, kurtul!

Truva Edebiyat Dergisi Truva Edebiyat Dergisi