HIDIRELLEZ ve HİKMETİ
Pek çok hikaye duyduk Hıdırellez ile ilgili.
Neler anlatılmadı ki.
Neye dikkat edeceğiz?
Gökyüzünde nelere bakacağız?
Havada neyi gözlemliyeceğiz.
Bir çok şey.
Yaşlılar ve bilge insanlar o gün özel derlerdi.
Sadece Ilyas (A.S.) ve Hızır (A.S.) Destanı anlatılmazdı o gün ile ilgili.
O güne dair ilk söylenen şey,
sabah erken kalkmak gerektiği, mümkünse dışarı çıkmak ve sağlık için doğada yürüyüş yapmak.
Ağaç dalında sallanın da derlerdi, özellikle Kızılcık dalında. Sağlıklı oluyormuş insan.
Yerde, Otlar üzerinde çığ var ise eliniz ile alıp yüzünüzü yıkayın da derler. Yüzünüzde çil varsa yok ettiğine inanılıyormuş.
Çimenlerde yuvarlanmak da bir diğer öneri.
Temiz havayi iyice çekin içinize. Sağlık için.
Dal koparın evinize götürün iyiliğe ve sağlığa işaretmiş.
Evinizi uğursuzluklardan korur da derler.
O günle ilgili bir diğer husus, o gün evinizde sadece Sebze yiyin asla ın elemeyin ve et yemeyin.
Rivayet edilir ki un elerseniz o gün, sinekler çok olurmuş o yıl.
Bir diğer dikkat edilmesi gerekenler ise, o gün sivri uçlu bir alet ile uğraşmamanız gerektiği, bıçak, makas ve benzeri.
Ip ile bir şey yapmayın diye'de uyarırlardı.
İşleriniz sarpa sarmasın diye.
Evde ise 5.Mayısı 6 Mayısa bağlayan gecede dolaplarınızın kapaklarını açık bırakmanız, evinize Bereket getirdiğine inanılıyormuş.
Aman evinizin kapısını açık bırakmayın ama gün içinde balkon kapısını ve camlarınızı açık bırakın
Eskiler, Hıdırellez günü yağmur yağarsa o sene bereketli olucağını bilirlermiş.
Genellikle, gözlemler sonucu o gün hep puslu olur.
Bir diğer rivayet ise o günü nasıl yaşarsanız o yılın o şekilde geçeceğine inanılıyormuş.
Gelelim en eğlenceli kısma.
Dilek dilemek;
gül ağacı altına para gömün derler, dilek dileyip.
