KİTAP ANALİZİ
Giriş Tarihi : 20-02-2024 16:30   Güncelleme : 20-02-2024 16:36

Bir Kitap: Kırmızı Saatler / Leni Zumas

Yazan: Arzu Ortaören -BİR KİTAP: KIRMIZI SAATLER / LENI ZUMAS

Bir Kitap: Kırmızı Saatler / Leni Zumas

BİR KİTAP: KIRMIZI SAATLER / LENI ZUMAS

“Bu kitaptaki her şey hayal ürünüdür... Evet, bu yalanı söylemeye devam edin.”

Kürtajın ve evlilik dışı doğumların suç hatta cinayet sayıldığı, ailenin itibarını korumak adına sadece evli çiftlerin evlat edinebildiği yakın bir gelecek.

Biyolojik saati epey ilerlemiş, anne olmaya oldukça kararlı, bekar bir lise öğretmeni. Roberto. Öğretmenliği yanı sıra 19. yüzyılda yaşamış kadın kaşifin hayatını anlatan bir romanın da yazarı kendisi.

Evli fakat evliliğinde oldukça mutsuz ve iki çocuk sahibi bir anne; Susan. Boşanmak isteyip sırf çocukları adına bu mutsuz evliliğe ve kocasının sorumsuzluklarına katlanan bir kadın.

Herhangi bir tıp eğitimi almamasına rağmen, doğa ile içiçe, insanlardan uzakta bir hayat süren Gin. Doğa ananın her şeye bir çözümü olduğuna inanan, bitkisel ilaçlar ile insanları tedavi etmesinden dolayı cadı ilan edilen bir kadın.

Aşık olduğu erkeğe inanarak hamile kalan, yasalara göre suç işleyen, sonrasında bu bebekten kurtulmak için yasadışı yollara başvuran bir lise öğrencisi; Mattie.

Ve, bu dört kahramanın etrafında gelişen olaylar. Kadının toplumdaki yeri, annelik içgüdüsü, toplumun kadına dayattıkları, kadının bedeni üzerinde kendi hariç herkesin söz sahibi oluşu, kısacası kadınların yaşamaya mecbur  bırakıldığı hayatlar. Oldukça akıcı bir hikaye. Sonu her ne kadar bana göre biraz yarım kalmış hissi yaratsa da severek okuduğum bir kitap oldu. Yer yer dokunaklı, yer yer sinirlendiren bir hikayeydi.

2018 yılında “Ken Kesey Roman Ödülü” kazanan, yine aynı yıl “Orwel Politik Kurgu Ödülü finalisti“ olmuş bir kitap.  Margaret Atwood'un "Damızlık Kızın Öyküsü'nü" takip ettiği söylenmiş kitap üzerine. Atwood'un bahsedilen eserini okumuş biri olarak, kendi adıma o seviyede olmasa da o kategoriye konulabilecek bir hikaye olduğunu düşünüyorum. Çarpıcı bir kadın hikayesi okumak isterseniz tanışın derim.

“Kendi başına mutlu olduğunu söylediğinde insanlar buna inanıyor mu sanıyorsun?”

“İnsanlar halihazırda duymayı istedikleri sözleri duymaya, görmeyi istedikleri davranışları görmeye meyillidir.”

“Hayat yolunuzu attığınız adımlar belirler.”

“Maymun gibi daldan dala atlayan zihnine, ‘Kes artık, diyor. Kötü anıları biriktiriyorsun, yaralara tuz basıyorsun, kayıpların çetelesini tutuyorsun,  başarısızlıktan korkuyorsun, geçmişin ve geleceğin hüzünlerine boğuluyorsun, yeter artık, kes sesini.’”

“Acaba insanlık evrimi sürecinde erkekler hamile olmadıkları apaçık belli olduğu için mi zayıf kadınları çekici bulmaya şartlanmışlardı? Dolgun bir vücut ise başka bir adamın genetik materyalini bedeninde barındırdığına mı işaret ediyordu? “

Truva Edebiyat Dergisi Truva Edebiyat Dergisi