KİTAP ANALİZİ
Giriş Tarihi : 19-11-2023 18:57

Bir Kitap: Ay Çöreği ve Denizyıldızı / Sunay Akın

Yazan: Arzu Ortaören -BİR KİTAP: AY ÇÖREĞİ ve DENİZYILDIZI / SUNAY AKIN

Bir Kitap: Ay Çöreği ve Denizyıldızı / Sunay Akın

BİR KİTAP: AY ÇÖREĞİ ve DENİZYILDIZI / SUNAY AKIN

238 SAYFA

Sırp ordusunun saldırısı altındaki Saraybosna'da, arkadaşları uzun süre haber alamazlar şairden. Sonunda keskin bir nişancının tüfeğinden çıkan mermiyle öldürülmeyi göze alarak şairin evine ulaşırlar. Kapıyı açan olmayınca kırmaya karar verirler. İçeri girdiklerinde, yakacak ve pencerelerde cam olmadığından buzhaneye dönen salonun ortasında, şairin bir iskemleye oturmuş haldeki donmuş bedeniyle karşılaşırlar.

Küller vardır çıplak ayaklarının yanı başında. Soğuk dayanılmaz olunca ayakkabılarını yaktığı anlaşılır şairin. Sonra herkesin gözü, raflarından bir tek kitabın bile eksilmediği kütüphaneye yönelir!..

İkinci Dünya Savaşı'nda bir hava bombardımanında ölen Krippel, ilk Atatürk heykelini yapan sanatçıdır.

1908 yılında Tepebaşı'nda Sigmund Weinberg tarafından kurulan Pathe, İstanbul'un ilk sinemasıdır.

Karım Beni Aldatırsa, Fena Yol, Söz Bir Allah Bir, Cici Berber gibi pek çok senaryonun yazarı Nazım Hikmet’tir.

12 Eylül 1930 tarihinde ölen William Huskisson, tren altında kalarak can veren ilk insandır. Çiçek Pasajı’nın tarihçesi… Hacı Şakir sabunlarının kuruluş hikâyesi…

Yangınlara karşı ilk koruyucu teşkilat, 1714 yılında Nevşehirli Damat İbrahim Paşa tarafından kurulan Yangın Tulumbacıları Ocağı’dır.

Bayrak bilimi “veksilloloji” ve pek çok ülkenin bayrak bilgileri… Havacılıkta ilklerin savaşı Trablusgarp… İlk gece uçuşu, havadan ilk top atışı, ilk pilotun ölümü, uçaktan ilk bildiri atılması ve ilk savaş uçağı kullanılması (İtalyanlar tarafından)…

İstanbul Yeşilköy'deki komşuları Lefter tarafından mahalle takımına kaleci seçilen Sunay Akın…

İkinci Dünya Savaşı sırasında, işgal altındaki Paris'te dükkânlara Hitler ve Mussoli'nin resimlerinin asılması zorunlu kılınır. Bir kitapçı, vitrinine her iki diktatörün de resmini özenle yerleştirir. Dükkânda ne satıldığını belirtmek amacıyla da resimlerin arasına bir kitap koyar. Kitabın kapağında şu yazılıdır: Sefiller. Eski Roma ve Yunanistan'da işleri kitap okumak olan esirler vardı. Bu esirler, yemek zamanı sahiplerine yüksek sesle kitap okurlardı.

Kütüphanelerde kitap okumak ise tutsaklığı göze almak demekti. Elyazması kitaplar çok değerli oldukları için kitap okumak isteyenler demir parmaklıklı bir hücreye alınır ve kendilerine kitap burada teslim edilirdi!.. Gerçi bu konuda bir şeylerin değiştiğini pek söyleyemeyiz. Kitap okuyan insanlar günümüzde de düşünce suçlusu olarak demir parmaklıklı hücrelere konuluyorlar!..

Bağımsızlık için, emperyalizme karşı ilk kurşunun bir gazeteci tarafından sıkıldığı, ilkokul sıralarından itibaren öğretilir, ama Hasan Tahsin'in bir tek yazısı olsun neden okutulmaz?..

Yorumu uzattım yine elimde olmadan; “Ancak bu kadar kısaltabildim.” diyeyim. Daha pek çok güzel bilgi için okuyun mutlaka bu özel kalemi…

Editör: Hamit Gözümoğlu 

Truva Edebiyat Dergisi Truva Edebiyat Dergisi