ÖYKÜ
Giriş Tarihi : 25-08-2022 05:22

Aracı / Birinci Bölüm

Yazan: Demet Mannaş Kervan - ARACI / BİRİNCİ BÖLÜM

Aracı / Birinci Bölüm

ARACI / BİRİNCİ BÖLÜM

Nisan 1616-İskoçya, Scalloway

Perdeleri açtı. Gecenin karanlığında parlayan onlarca ışık kümeciği gözlerini kamaştırdı. İlk başta algılayamasa da göz bebeklerinin büyümesiyle görebildi. Çok kalabalıktılar.

- Maggie! Janet! Hemen buraya gelin!
İki kızkardeş endişe içinde yarı karanlık odaya girip ablalarının yanına geldiler. Kathrine; 
- Artık çok geç, dedi. Gelmişler bile.
 Maggie;
- Neden meşale taşıyorlar? diye sordu. Niyetleri ne bunların?
Sorulara cevap aramakla geçecek zamanın, korkuyu artırmaktan başka bir işe yaramayacağını bilen Kathrine kasılmış dudaklarının arasından fısıldadı;
- Fazla vaktimiz yok, hemen kaçmalıyız. Arka kapıya koşun!
                      *
Kathrine gözlerini açtığında yatağındaydı. Yaşadıkları dehşet gecesinden sonra yatağında uyanabildiği için Tanrıça Hekate'ye şükranlarını sundu. Orman yolunda saatlerce koştuktan sonra o ışığı görmeleri kurtuluş olmuştu. Katherine emindi; o, Hekate'nin ışığıydı.

Yerinden doğrulup tahta döşemeleri gıcırdatarak alt kata indi. Janet ve Maggie salondaki büyük yemek masasının başında oturmuş, şifalı bitki karışımlarını hazırlıyorlardı. Perdeler kapalıydı. Katherine koşup hepsini açtı, sonra da topuğunu tahta zemine vurup talimatını verdi;
- Bundan böyle perdeler açık kalacak. Eğer yine gelirlerse, önceden bilmek istiyorum.
 İki kız kardeş ablalarının sözlerine başlarını sallayarak karşılık verdiler.

Katherine mutfağa geçip büyük kazanı, otları kaynatmak için ocağın üzerine yerleştirdi. Salona döndüğünde Maggie tek başınaydı. Gözleri kocaman açılmış, öylece perdelere bakıyordu. Hepsi kapalıydı!
- Daha şimdi perdeleri kapatmayın demedim mi? diye bağırdı Katherine. 
-Ben yapmadım, o yaptı!
- Janet mi?
-Hayır. Genç, güzel bir kadın içeri girip hırsla tüm perdeleri kapattı. Çok üzgün görünüyordu.
- Saçmalama! Tüm kapılar kilitli. Birisi içeriye girmiş olamaz!
- Ama girmiş işte! diye ısrar etti Maggie. Onu gördüm. Katherine;
- Anlaşılan dün geceden çok etkilenmişsin, haklısın da. Ama bak; her şey geçti, hayattayız. Bundan sonra daha temkinli olacağız, deyip perdeleri tek tek açtı. Maggie'nin önündeki otları kucaklayıp mutfağa yöneldi.
- Hadi, gel de bana yardım et. Bayan Maddison'ın iksirini hazırlamamız gerek, birazdan gelir.

İçeri girdiklerinde Janet mutfaktaydı. Kızkardeşlerinin getirdiği otları leğene koyup yıkadı. Sonra da kazanda kaynayan suya atıp büyük bir tahta kürekle karıştırmaya başladı. Katherine Maggie'ye dönüp;
-Pekala! Madem Janet iksiri hazırlıyor öyleyse biz de yemeği hazırlayalım.  Kilerden biraz patates getir, dedi.

Kardeşinin mutfaktan çıkmasıyla, iksirin doğru hazırlanıp hazırlanmadığını kontrol etmek için on saniyeliğine arkasını dönen Katherine, leğenin başına geri döndüğünde patateslerin yıkanmak üzere leğene bırakılmış olduklarını gördü. Tam o anda Maggie kucağındaki patateslerle mutfağa girdi.  
-Bu kadar yeterli, onları geri götür. 
Hayretler içerisinde ağzı açık kalan Maggie,  leğendeki patateslere gözünü dikip;
-Ama... ama onları be...ben getirmedim ki! diye kekeledi. Kadın, keder içinde kardeşinin yaşananlardan fazlasıyla etkilendiğini düşünerek;
- Belli ki getirmişsin işte! Hadi onları geri götür ve biraz uzanıp dinlen, dedi.

Maggie dinlenmek için üst kattaki odasına girdiğinde genç kadın oradaydı. Arkası dönüktü ve önündeki koca sepetin içindeki temiz çamaşırlardan birini katlayıp bir köşeye bırakıyor,  hırsla diğerine geçiyordu. Bir süre sonra Maggie'nin arkasındaki açık kapıdan kel kafalı, göbekli bir adam girdi. Sanki kız orada değilmiş gibi yanından geçip genç kadına yaklaştı. Elindeki çamaşırı alıp sepete attı ve kadına sarıldı. Kadın ağlamaya başladı.
Adam;
-Böyle yapma Kelly! Senin için çok endişeleniyorum, dedi.
- Elimde değil, korkuyorum. Çok korkunç görünüyorlar.
- Merak etme. Yarın ilk iş, bahsettiğin şu yaşlı kadını görmeye gideceğim. Onu alıp buraya getireceğim. İnan bana, bu işi çözeceğiz.
 -Bana inanmadığın halde yardım etmeye çalıştığın için teşekkür ederim.

Adam uzanıp kadını öptü. Sonra da iki beden,  etrafa saçılmış temiz çamaşırların üzerine sarmaş dolaş uzandı. Yaşananlara şaşkınlık içinde tanıklık eden Maggie, sahnenin devamını izlememesi gerektiğini düşünerek sessizce odadan çıktı ve kapıyı kapattı. Bir süre, gördüklerinin gerçek olup olmadığına İnanamadan öylece donup kaldı. Ardından hızla aşağıya inerek mutfağa daldı. Peş peşe, soluksuz sıralamaya başladı;
- Kath! Janet! Yukarıda birileri var!.. Odamda... Yine o genç kadın... adı Kelly'ymiş...bir de adam var... Onun adını bilmiyorum, söylemedi ve şey... Onlar... Onlar...Şey yap...

Katherine elindeki bıçağı  soymakta olduğu patatese saplayıp öfkeyle leğene fırlattı.  Maggie'nin yanından rüzgar gibi geçerek üst kata çıktı. Birkaç dakika sonra  döndüğünde mutfağın girişinde yumrukları sıkılmış bir vaziyette durdu.
-Yeter artık Maggie! Hezeyanlarını anlayışla karşılamaya çalıştım ama bu kadarı da fazla! Başımızda ne kadar büyük bir dert olduğunun farkında mısın?

Rahibin arkasına taktığı adamlarla birlikte tekrar buraya gelmesi an meselesi... Sense durmuş hayaller kuruyor ve hayallerine bizi de inandırmaya çalışıyorsun, diye bağırdı. Hışımla arkasını dönüp salona gitti. Tüm perdeler kapalıydı.
 
Devam edecek...

Truva Edebiyat Dergisi Truva Edebiyat Dergisi