YÜREĞİME İSTANBUL SIĞAR
Martıların kanadında bir umut,
Köprülerin altında eski bir türkü,
Bir vapur kalkar hayallerimden,
Yüreğime İstanbul sığar bu gece.
Sokaklarında rüzgâr gibi gezerim,
Galata’dan bakarım yarınlara,
Şehrin kalbi atar içimde,
Ve ben İstanbul’u severim sana baka baka.
Kaldırımlar anlatır eski sevdaları,
Gecenin teninde bir kemençe sesi,
Bir çay demlenir usulca sahilde,
İçime İstanbul dolar, gözlerin gibi.
Sana benzeyen bir şehirdir İstanbul,
Hırçın dalgalarla sevdalı rüzgâr,
Bir yanım hüzün, bir yanım bahar,
Yüreğime İstanbul sığar,
Ve sen de içinde...
Kadıköy’ün sokaklarında kaybolurum bazen,
Bir yudum rakı, bir parça hüzün,
Saatler geçer ama hiçbir şey unutulmaz,
İstanbul’un yelkenleri gibi,
Hep bir yere doğru giden.
Ve ben, seninle her köşe başında bir umut,
Bir simitçi, bir şarkı, bir çınar,
Fırtınalar geçer, kalır rüzgâr,
İstanbul beni sarar, senin ellerin gibi.
Kız Kulesi’nden bakarken geceye,
Bütün yıldızlar dökülür içime,
Bir bakışınla, bir gülüşünle,
İstanbul ve sen, aynı çatı altı,
Ve ben yine seni beklerim,
Bütün bu şehrin hayaliyle.