ÖNCE GÜNEŞİM TUTULDU
Varsın kimse bilmesin
Kimsenin bilmediği hiçim ben
Kendimi bildim bileli bu böyle
Duygularımın çarkıyım ben
Çark nasıl döner aklım ermez
Erse de aklım
Erdiğine gücüm yetmez
Kendine dönen avareyim ben
Hiç kimse de dur demez
Gezerim ben
Evren uyur, ben gezerim.
Gecenin örtüsünde görülmez, iz/lerim
Aklım ermez gördüklerime
Erse de görmemezlikten gelirim
Uyurgezerim ben, hiç kimse bilmez
Hiç kimse de uyan demez
Severim ben
Hayvanları severim, yılanı bile
O bana dokunmaz bin yaşar
Ben de ona dokunmam, yaşarım
Aşk ile sevmeyi sevmek bildim ben
Öyle gördüm, öyle bildim
Sevgi güldürür dediler, inandım
Sevgi ölümsüzdür dediler, inandım
Tabiatı sevdim aşk ile
İnsanı sevdim aşk ile
Sevdim sevmesine de
Yüzüm niye hiç gülmedi
Onu kimse bilmedi
Ölümsüz değilmiş hiçbir şey
Sevgiyi, sevgisizlik öldürürmüş, gördüm.
İnsanlar gördüm, toktan açtılar
Yoksullar gördüm, açtan toktular
Kimi tav olmuştu bu dünyanın malına
Kimi sermişti seccadesini hakkın dergahına
Onlar beni hiç görmediler
Ya… Kendimde göremediklerim
Yaşamak sadece âmâ bir beden miydi?
Ayna tuttum, sırt döndüğüm aynalara
Zırhlar içinde sırlar gördüm
Gördüm;
Düzlüğü de gördüm, yokuşu da
Yollar gördüm açılan sonsuzluğa
Duvarlar ötesinde, duvarlar
Zincirleri kırılmamış kapılar
Sonrasını da gördü gözlerim,
Emziksiz bebelere gebeydi zaman
Her şey darmaduman
İşte o an;
Önce güneşim tutuldu
Sonra dilim
Dağları devirdim
Aklımı da yitirdim
Hiçim ben, hiç
Hiç kimse bilmese de
Hiçliğin kendisiyim.