KÜL OLUR
Hiçliğin ortasında kalmış bir hikâye gibisin,
Bizi yaşanmamışlığa mahkum ederken,
Silinmişliğin kapısını ardına kadar açtın.
Yüreğim acılarından yeniden doğdu.
Gözlerim şafağını beklerken,
Vurdumduymazlğının vicdansızlğını gördü.
Umut dedim, unut dedin!
Bıraksan, yüreğine mavilikler ekecektim.
Sevdamızın gülüşünde,
Masmavi umutlar yeşerecekti.
“Kelebekler, kısa ömürlü
olur” derler,
Kısacık ömürlerinde
Sızlanarak zamanı
geçirmezler.
Kanatlarına en güzel renkleri koyar,
Mutluluğun çiçekler üzerinde
dansını ederler.
Mutluluk;
“Sahibim” dediğinin elinden mi içilir?
Yoksa yüreğin çeşmesinden mi?
Zincirlerden mutluluğun sesini beklemek nafile.
Çıkardığı her seste:
Esaretin inlemeleri duyulur.
Umutlar hiçliğe sürüklenirken,
Aşk yanar
Ve kül olur!..