KONULARLA TÜRK ŞİİRİ / ŞİİRİMİZDE ÖLÜM
Ölüm konusu Türk Şiiri'nde en çok değinilen konular arasında yer alır. Şairlerimizin hemen hemen hepsi ölüm konusunu şiirlerinde ele almıştır. Hatta bazı şairlerimiz belirgin olarak şiirlerinde ölüm konusunu işlemişlerdir.
Ölüm konusunu ele almam siz değerli dostlarımın moralini bozmasın. Hepinize sağlıklı ve uzun ömürler diliyorum.
Cumhuriyet Dönemi Türk Şiirinin en önemli temsilcilerinden Yahya Kemal “Rindlerin Ölümü” adlı şiirinin ikinci ve son bölümünde konudan şöyle söz eder:
“Ölüm asude bir bahar ülkesidir bir rinde gönlü her yerde buhurdan gibi yıllarca tüter
ve serin serviler altında kalan kabrinde
Her seher bir gül açar her gece bir bülbül öter”
(Rind: Farsça bir sözcük olup, dinde hoşgörüyü esas alan, dünya işlerine fazla önem vermeyen dervişler için kullanılır.)
Ölüm konusuna en çok değinen şairlerimiz arasında yer alan Cahit Sıtkı Tarancı da, “Ölümden Sonra” adlı şiirinin ikinci ve son bölümünde konuya şöyle değinir:
“Öldük ölümden bir şeyler umarak.
Bir büyük boşlukta çözüldü büyü.
Nasıl hatırlamazsın o türküyü
Gök parçası dal demeti kuş tüyü
Alıştığımız bir şeydi yaşamak.
Dünya şairimiz Nazım Hikmet’in, hece ölçüsüyle yazdığı şiirler arasında yer alan, “Ölümün Sırrı” adlı şiirinde konu şöyle ele alınır:
“Ölümün sırrını sordum bir gence
Güldü de bu ani suale önce
Ölüm dedi ölüm bir hiçtir bence
Gençliğimi yalnız aşkla ördüm."
Garip Akımı; Şairimiz Orhan Veli de, “Ölüme Yakın” adlı şiirinde, ölümü kirlerimizden temizlenmek olarak tanımlar:
“Ölürüz diye mi üzülüyoruz
Ne ettik ne gördük şu fani dünyada
Kötülükten gayrı
Ölünce kirlerimizden temizlenir
Ölünce biz de iyi adam oluruz
Şöhretmiş kadınmış para hırsıymış
Hepsini unuturuz"
Çağdaş Türk Şiirinin öncü şairlerinden Behçet Necatigil de ölümle ladese tutuşur:
LADES
Uzayacağa benzer
Tutuştuğumuz lades
İşi gücü bırakıp
Mezarlığa nazır
Bir eve taşındım
Ölüm sen beni aldatamazsın
Aklımda
2019 Yılı Eylül ayında yayımlanan Güz Esintileri kitabımda yer alan, “Ölümün Soğuk Yüzü” adlı kısa şiirimle yazımı bitiriyorum:
ÖLÜMÜN SOĞUK YÜZÜ
Ne fırtına
Ne yağmur
Ne dolu
Ne de kar
Soğuk değildir
Hiçbiri
Ölümün
Soğuk yüzü kadar
