ÖYKÜ
Giriş Tarihi : 21-08-2023 14:25

İyi Bak Aynaya / Hamiyet Su Kopartan

Yazan: Hamiyet Su Kopartan -İYİ BAK AYNAYA

İyi Bak Aynaya / Hamiyet Su Kopartan

İYİ BAK AYNAYA

Fotoğraf çektirmeyi hiç sevmem. Fotoğrafçıda çekilen tüm fotoğraflarda nettir her şey. Biri çekiyorsa sahte gülümsemeden yanakları ağrır insanın, gözler de kırmızı çıkar. Kendi çektiğim fotoğraflar da ne hikmetse yanar.

Şu cep telefonlarına nasıl bir özellik verdilerse kimse kırmızı gözlü değil artık. Kendi kendimizi çektiğimiz fotoğraflara pek alışamadım, insanların "selfie" demeye alışıp "özçekim" demeye alışamadığı gibi. 
Anladım ki fotoğraf çekmek bir sanat ve benden fotoğraf sanatçısı olmaz.

Aynaya da küsmüştüm bir dönem, şimdi baktığımda aynada kelebek görsem de.

Ah, diyorum bazen, ah!

Ben hep kelebektim aslında. Hep uçuyordum havalarda. Sonra yere konmayı öğrendim. Yere konmayı öğrenmek, uçmayı unutmak demek. Uçmayı unutanın renkleri solar tek tek. 
Bu ara etrafıma daha dikkatli baktım. Ne çok tırtıl beslemişim yapraklarımda. Aynı karede poz verdiğimiz ne çok fotoğrafımız varmış, aynı aynaya baktığımda kelebek sandığım ne çok tırtıl varmış meğer.

Kelebekler renklidir, o yüzden her rengi görür de dünyanın sahte rengini göremez. Aynı aynaya karşıdan bakınca fark eder ancak.

Kelebeğin rengi solunca kaçar tırtıllar. Kendilerine yemyeşil, canlı, güzel yapraklar arayıp bulurlar. Neden sonra fark ederler etrafındaki renkli kelebeğin tekrar uçtuğunu. Tekrar kurarlar kelebek olma hayalini. Eski günlerin hatırına kelebeğin yanına tekrar yaklaşırlar ki rengi bulaşsın.

Kelebek bu, hepi topu bir günlük ömrünü tırtılla mı geçirsin?

Hayatta her şey mümkün, gün gelir her şeyi ayna gibi gösterir kelebeğe de tırtıla da, kelebeği de tırtılı da.

Ben de gördüm aynada kendimi de yapraklarımdaki tırtılları da. İyi bak aynaya, belki senin de kelebek sandığın, kelebek olacak diye beklediğin tırtılların vardır. Rengini çalmak isteyen, uçuşuna imrenen, belki kıskanan tırtıllar seni de kemiriyordur da fark etmiyorsun.

Ayna sırdır, dikkatli bakana sırrını verir. Gün gelir kimin kelebek, kimin tırtıl olduğunu söyler. Hem de “Ayna ayna, söyle bana!” demeden.

Truva Edebiyat Dergisi Truva Edebiyat Dergisi