HAZİRAN'DA BAŞLAR…
Yazı müjdeleyen!..
Ağaçlarda meyvelerin, çiçeklerde balın oğul vermesi olgunlaşmadan önce hamını, dolaplara kaldırdığımız kışlık kıyafetlerin ardından beklenen serin kıyafetler güneşin sıcaklığının tabiatın en çok kuş cıvıltısının melodi sesleri sabahın sinerjisi, patikalı koşu yollarda yürüyen kıştan çıkma insan kalabalığının dolup, dolup hasret gidermesi…
Bir taraftan yaz temizlikleri başlar camları silen bir kadının müzik eşliğinde keyif alarak mırıldanması, ardından bir de yorgunluk kahvesi yazın beklenen kokusu…
Başlar yaz gezmeleri!!!
En çokta doğayla bütünleşen kamelyalar…
Çarçabuk giyinilip çıkmak için özlenen eşofman takımlar, tamamlayan spor ayakkabılar, manzaraya karşı yapılan kahvaltılar , hafta sonu planlar bir araya gelmeler aile, eş, dost akraba buluşması.
Etrafımızı saran rengarenk çiçekler yeşeren bitki örtüsü, sanki birer yağlı tablo gibi resmedilmiş adeta bakmalara doyulmaz. Huzuru çekersin içine… Bir adım ötede bir pınardan, bir çeşmeden akan suyun şırıltısı berrak mı berrak taşarda akar yol boyu ığıl ığıl…
Hoş geldin yaz... Üzerimizden kalkan rehavet, kasvet havası dağılıverir birden öyle bir dağılır ki...
Sanki insanoğlu sevmeyi samimiyeti selam vermeyi yeni yerler keşfetmenin tekrarını yaşarcasına!!!
Ne çok şiirler yazılır.
Ne çok şarkılara besteler yapılır.
İnsan kendine dahi hayran olur…
Güneşin gülmesiyle güller açar gönüllerde yüzlerde
Daha bir başka sever insanoğlu…
Ve sevmeler haziranda başlar…
