AĞIT
Giriş Tarihi : 21-02-2023 15:32   Güncelleme : 23-02-2023 20:18

Eski Adıyaman'ım Senden Asla Vazgeçmem

Hatice Gülsüm Demircan -ESKİ ADIYAMAN'IM SENDEN ASLA VAZGEÇMEM

Eski Adıyaman'ım Senden Asla Vazgeçmem

ESKİ ADIYAMAN'IM SENDEN ASLA VAZGEÇMEM

Adıyamanım, duydum ki viran olmuşsun. 
Gurbet eldekini hiç düşünmemişsin. 
Her an  hasretinle kavrulan bu garibi
Kendinle birlikte viran eylemişsin.

Seninle birlikte musalla mahallem ve nice mahaller gitmiş.
Kap Camim, Ulu Camim de çökmüş.
Daha sayamadığım nice yapılarım seninle birlikte gitmiş.
Kefenininde nice sevdiklerim yer etmiş.

Giden canlarımın hangisini sayayım?
Onların yerine kimleri koyayım?
Saadete mi, Zeynep'e  mi, Zelişe mi, Mehmet'e mi  Nurhayat'a mı, Gülay'a mı daha çok...
Say say bitmez ki...
Şimdi söyle bana, hangisine yanayım?

Acı haberinle birlikte dizlerimin bağı çözüldü.
Yüreğim paramparça, elim kolum yanıma düştü.
Bütün acılarım beynime üşüştü.
Şu gurbet ellerde evimin ortasına bir ateş düştü.

Adıyaman'ım seni öldü sayarım.
Seni sevdiklerimle birlikte mezara koyarım.
Sanma ki senden hemen cayarım.
Göz yaşımı döker, yasımı tutar, yürek sızımla sizi anarım.

Adıyaman'ım, seni yazmama kalemim yetmez.
İçimdeki sıla hasretim hiç ama hiç bitmez.
Sen yıkılıp viran olsan da,
Eski Adıyaman'ım hayalimden asla gitmez.

Taşına toprağına kurban olduğum. 
Sen benim, çocukluğum gençliğim.
Üzüntüm, kederim, sevinç ortağımsın.
Gözümü açtığım memleketim Adıyaman' ımsın. 

Yeni Adıyaman'ı misafir sayarım.
Baş göz üstünde yerin var derim.
Sanma ki onu, senin yerine koyarım.
Misafire sadece hürmet ederim.
Ama eski Adıyaman'ım senden asla vazgeçmem, geçemem.

Eski Adıyamanımın anısına...
Hayat istediğiniz gibi olsun. 

Truva Edebiyat Dergisi Truva Edebiyat Dergisi